PİYASA VERİLERİ

Son Değer

Değişim

*Veriler, 15 dakika gecikmeli olarak gelmektedir. Borsa İstanbul seans saatleri içerisinde veriler temin edilmekte olup Borsa İstanbul'un kapalı olduğu gün ve saatlerde son işlem gününün kapanış verisi yansıtılmaktadır.

BIST 100

Loading
Gedik Yatırım'da Hesap
Açmak Çok Kolay!

İstediğiniz yerden, istediğiniz zaman şubeye gitmeden, beklemeden görüntülü görüşme ile kolayca hesap açabilirsiniz.

TR
EN

Bizi Tanıyın

Yatırımcı Rehberi

Gedik Yatırım Haftalık Bülten : 26 Mayıs 2025

Haftalık Bülten : 26 Mayıs - 2 Haziran 2025

Yayınlanma Tarihi: 26.05.2025

ABD’nin Borcuna Yönelik Endişeler Yeniden Ön Planda

Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, ABD’nin kredi notunu en yüksek seviye olan “Aaa” seviyesinden “Aa1” seviyesine düşürdü ve not görünümünü negatiften durağana çevirdi. Moody’s kararla birlikte yaptığı açıklamasında, ABD’nin son on yılda art arda gelen yönetimlerinin ve Kongre’nin büyük mali açıkları kapatmak için hiçbir önlem almadığını, gelecek on yıl boyunca hükümet gelirlerinin genel olarak sabit kalmasının ve daha büyük açıkların beklendiğini ifade etti.

Küresel çapta artış kaydeden borçluluk finansal bir risk unsuru olarak izlenmeye devam ediliyor. Küresel borçlar, bu yılın ilk çeyreğinde 324 trilyon doların üzerine çıkarak rekor tazeledi. Küresel borçtaki en büyük artış Çin, Fransa ve Almanya'dan kaynaklanırken Kanada, Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye'de borç seviyeleri azaldı. Gelişmiş ekonomilerin toplam borcu yılın ilk çeyreğinde 217,7 trilyon dolar olarak hesaplanırken gelişmekte olan ülkelerde toplam borç 106,5 trilyon dolara ulaştı. Toplam GSYH'ye oranları dikkate alındığında, hane halkına ait borçlar ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 60,5'ten yüzde 59,2'ye, finansal olmayan şirketlere ait borçlar yüzde 92,1'den yüzde 91,3'e ve finansal sektöre ait borçlar yüzde 78,3'ten yüzde 77'ye geriledi. Aynı dönemde kamuya ait borçlar yüzde 96,9'dan yüzde 97,9'a çıktı. Küresel borçluluğa ve özellikle ABD’de artış kaydeden kamu borcuna yönelik endişelerin konuşulduğu süreçte ABD Başkanı Trump, vergi indirimi tasarısına destek için Kongre'deki Cumhuriyetçilerle yaptığı görüşmenin ardından vergi indirimine yönelik pozitif açıklamalarda bulundu. ABD Temsilciler Meclisi'nde Cumhuriyetçiler, Trump'ın seçim kampanyasında vadettiği vergi indirimlerinin hayata geçirilmesini amaçlayan yasa tasarısını sunmuştu. Söz konusu tasarıda, eyalet ve yerel vergi indirimlerinin artırılması, bahşiş ve fazla mesai gelirlerinden alınan vergilerin kaldırılması ve 2017'de yürürlüğe giren vergi indirimlerinin süresinin uzatılması öngörülüyor. Harcama kesintilerini de içeren tasarıyla elektrikli araçlara ve temiz enerjiye yönelik vergi teşviklerinin azaltılması gibi düzenlemelerin hayata geçirilmesi planlanıyor. Donald Trump’ın Kongre’den geçmesini istediği “vergi indirimi tasarısı” Temsilciler Meclisi’nde perşembe günkü oylamada bir oy farkla kabul edildi. Trump, tasarının Senato’dan bir an önce geçerek imza için masasına gelmesini beklediğini söyledi. Uluslararası Para Fonu’nun Başkan Yardımcısı Gita Gopinath, ABD’nin mali açıklarının çok fazla olduğunu ve dizginlenmesi gerektiğini söyledi. Gopinath yaptığı açıklamada, ABD’nin borç yükünün sürekli arttığını ve mali politikanın zamanla bunu azaltmayı hedeflemesi gerektiğini vurguladı. IMF’in bu uyarısı, ABD’nin vergi indirimi hakkında görüşmeleri ve Cumhuriyetçilerin gelir kayıplarını on yıl boyunca 4,5 trilyon doların altında tutmaya çalışmasıyla birlikte geldi.



Borç konusu dışında piyasaların ana gündemini elbette tarife kaynaklı gelişmeler oluşturmaya devam ediyor. ABD – Çin arasında görüşmelerin yakından takip edildiği süreçte, ABD Başkanı Trump cuma günü yaptığı açıklamada, Avrupa Birliği ürünlerine 1 Haziran'dan itibaren geçerli olmak üzere %50 gümrük tarifesi önerdi. Bu açıklama sonrasında ABD ve Avrupa piyasalarında satışlar hız kazandı. Para piyasalarında Avrupa Merkez Bankası'ndan (ECB) bu yılki faiz indirimi beklentisi 3'e yükseldi. Trump son açıklamasında ise 1 Haziran'dan itibaren Avrupa Birliği'ne (AB) doğrudan yüzde 50 tarife uygulanmasına yönelik kararını 9 Temmuz 2025'e ertelediğini duyurdu. Hatırlanacak olursa, son dönemdeki yazılarımızda ABD – Çin görüşmelerinin ön planda olduğunu ancak ABD ve Avrupa Birliği arasındaki görüşmelerin ve buradan gelecek açıklamaların da son derece kritik olacağını vurguluyorduk. Önümüzdeki süreç açısından ABD ve Avrupa Birliği arasındaki olası müzakereler ve haber akışları da yakından izlenecektir.

hesap açmak çok kolay!

Hesabınızı dilediğiniz yerden dakikalar içinde açın, tüm yatırım işlemlerinizi kolayca gerçekleştirin.

Fed Üyelerinin Açıklamaları Takip Edildi

New York Fed Başkanı John Williams ve Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic geçen hafta içerisindeki konuşmalarında faiz indirimi için Eylül'e kadar beklenebileceğini mesajlarını öne çıkardı. San Francisco Fed Başkanı Mary Daly ve Cleveland Fed Başkanı Beth Hammack, politikada bekle ve gör yaklaşımının benimsenmesi gerektiğini söyledi. Fed Başkanı Powell ve Fed üyeleri son dönemdeki açıklamalarında, tarifelerin biraz daha netlik kazanana kadar adım atmak istemediklerini, bekleyip görmek için iyi bir pozisyonda olduklarını ve acele etmelerine gerek olmadıklarını vurguluyorlar. Fed’in haziran toplantısında yayınlanacak projeksiyonlar ve Fed üyelerinin noktasal grafikleri anlamında çok daha kritik olacaktır. Fed üyelerinin temkinli açıklamaları ve ABD – Çin arasında sağlanan 90 günlük anlaşma haberiyle birlikte Fed’e yönelik piyasalardaki faiz indirim beklentilerinin zayıfladığı görülüyor. Piyasalar halihazırda 2025 yılında 2 faiz indirimine gidileceğini ve ilk faiz indiriminin eylül toplantısında yapılacağını bekliyor. Elbette önümüzdeki süreçte ABD – Çin kaynaklı haber akışları, tarife etkileri ve ekonomik verilere bağlı olarak beklentilerin değişim gösterebileceği dikkate alınmalıdır.

Yurt İçinde Enflasyon Raporu Toplantısı Yakından İzlendi

22 Mayıs Perşembe günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) yılın ikinci Enflasyon Raporu toplantısı piyasaların yakın takibinde yer aldı. TCMB’nin enflasyon tahminin ve genel değerlendirmelerin paylaşıldığı toplantıda, TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın açıklamalarına odaklanıldı. TCMB, 2025 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 24 seviyesinde tutarken, tahmin aralığını da artan belirsizlikten dolayı yüzde 19- yüzde 29 olarak korudu. 2026 enflasyon tahmini yüzde 12, 2027 tahmini ise yüzde 8'de sabit bırakıldı.

TCMB Başkanı Fatih Karahan toplantıdaki açıklamalarında, son dönemde yaptıkları sıkılaşmanın indirim döngüsünde geldiği için etkisinin biraz daha fazla olabileceğini, iç ve dış talep ile petrol fiyatları dezenflasyonu destekleyici seviyede olduğunu, herhangi bir rezerv seviyesini faiz indirimine bağlamanı doğru olmayacağını, aylık enflasyonunun azalarak yıl sonunda yüzde 1'in biraz üzerinde olmasını beklediklerini ifade etti. TCMB yaşanan kur gelişmelerine rağmen enflasyonun ana eğiliminde herhangi bir bozulma görmediklerini belirtti. Enflasyon tahminini revize etmemelerinin nedenini de kur geçişkenliğinin geçtiğimiz birkaç yıllık döneme göre azalmasıyla ve de emtia fiyatlarındaki düşüşler ve iç talepte bekledikleri yavaşlamanın kur artışlarının etkisini dengelemesiyle açıkladı. Enflasyonun ana eğilimi halihazırda sene sonunda %30’un biraz üzerinde bir enflasyona işaret ediyor olsa da TCMB emtia fiyatlarının yardımı ve talep koşulları sayesinde enflasyonun tahmin aralıkları içinde kalacağını değerlendiriyor. Bu açıklamaları ve toplantıyı genel olarak değerlendirdiğimizde TCMB’nin enflasyon görünümü konusunda iyimser bir duruş sergilemeye çalıştığını, bunun da bir faiz indirimi sinyali olabileceğini değerlendiriyoruz. 


     
TCMB’nin yeniden faiz indirim sürecini başlatabilmesi için döviz rezervlerinin tekrar iyileşme eğilimine girmesi (döviz talebinin azalması) ve de ortalama fonlama maliyetinin öncelikle politika faizi olan %46,0’ya yakınsaması gerekiyor. Bu konularda da son dönemde normalleşme emareleri gözleniyor. Geçtiğimiz iki haftalık dönemde 7 milyar dolara yakın artış gösteren swap hariç net rezervlerin, bu hafta da (20-21 Mayıs’ta) yaklaşık 6 milyar dolar daha arttığını görüyoruz. TCMB’nin döviz alımları piyasadaki TL likidite açığının gerilemesine ve TCMB’nin de fonlamasını daha rahat bir şekilde haftalık repoya kaydırmasına olanak sağlıyor. Bu sayede ortalama fonlama maliyeti %46,0’ya gelmiş durumda. Döviz rezervlerine ilişkin olumlu trend sürdürülebilirse, piyasanın temmuz ayına ötelenen faiz indirim beklentilerinin de erkene çekildiğini görebiliriz. Bu durum hisse senedi piyasasında yeniden bir yükseliş için de ana tetikleyici unsur olabilir. Faiz indirim beklentilerinin güçlenmesi Borsa İstanbul’a olumlu yansımasının yanında uzun vadeli tahvil faizlerinde de düşüşleri beraberinde getirebilir.

BIST100’de Yön Arayışı Devam Ediyor

19 Mayıs Pazartesi günü Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla işlem görmeyen Borsa İstanbul’da hafta içerisinde satışların hız kazandığı bir fiyatlama takip edilirken 22 Mayıs Perşembe günü TCMB Enflasyon Raporu toplantısının izlendiği günde toparlanma çabası kaydedildi. Cuma günü ise Trump’ın Avrupa Birliği’ne ek gümrük vergisi açıklaması sonrasında BIST100’de satışlar yeniden hız kazandı.

BIST100 Endeksi geçen haftayı %3,23 oranında bir kayıpla 9.356 puandan tamamladı. Kritik öneme sahip 200 ve 100 günlük üssel ortalamalar (9.598 / 9.629) ile nisan ayı içerisinde güçlü bir direnç olarak çalışan 9.500 seviyesi altında kalındığı sürece endekste zayıf görünüm devam edebilir. Trump’ın son açıklamasında Avrupa Birliği'ne yüzde 50 tarife uygulanmasına yönelik kararını 9 Temmuz 2025'e ertelediğini duyurmasıyla birlikte endekste gözlenebilecek tepki alımlarında 9.450 – 9.500 aralığı kısa vadeli ilk direnç noktası olup 9.500 üzerinde 9.550 seviyesi ile 200 ve 100 günlük ortalamaların belirlediği kabaca 9.600 – 9.630 aralığı direnç konumunda bulunmaktadır. Endekste yükseliş eğiliminin devamlılığı açısından 200 ve 100 günlük ortalamalar (9.598 / 9.629) üzerinde kapanışlara ihtiyaç bulunmaktadır. Kritik ortalamalar üzerinde yeniden kalıcılık sağlanabilirse mayıs ayı içerisindeki yükselişlerde güçlü bir direnç bölgesi olarak çalışan 9.700 – 9.770 aralığı yakından izlenecektir.

Endekste yeniden satışlar gözlenecek olursa 9.350 seviyesi ilk güçlü destek noktası olup bu seviye altında 9.300 - 9.250 ve 9.200 seviyelerine doğru geri çekilmeler gündeme gelebilir. 9.200 desteği kırılacak olursa 9.100 – 9.050 ve 9.000 seviyelerine doğru geri çekilmeler gündeme gelebilir. Psikolojik öneme sahip 9.000 puan altındaki kapanışlarda hız kazanan satışlarla 8.870 – 8.780 ve 8.685 seviyeleri test edilebilir.

Yeni Haftada Ne Konuşacağız?

ABD Başkanı Trump, Avrupa Birliği'ne doğrudan yüzde 50 tarife uygulanmasına yönelik kararını 09 Temmuz tarihine ertelediğini duyurdu. ABD'den gelen bu ertelemenin, haftanın ilk işlem gününde piyasalar açısından olumlu olduğunu söylemek mümkün. Bu hafta, ABD ve AB'den gelecek olası açıklamalar, 09 Temmuz sonrasıyla ilgili beklentileri de etkileyebilir.

Rusya-Ukrayna meselesinde hala bir gelişme yok. İki ülke arasında en son İstanbul'da yapılan görüşme sonrasında mahkum takasında anlaşma sağladıkları görülmüştü ancak Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları sürüyor. Bu durum, ABD Başkanı Trump'ı rahatsız ettiği için Rusya'ya karşı yeni yaptırımları değerlendirmesine sebep oluyor. ABD-Rusya arasında olumsuz bir durum yeniden riskleri arttırabilir ve risk iştahını baskılayacaktır. Bu nedenle, bu hafta bu konuda yakından izlenmeli.

ABD'nin bir diğer mevzusu, İran ile olan görüşmeleri olarak görülmektedir. Trump, İran ile nükleer müzakerelerde önemli ilerleme kaydedildiğini belirtirken kısa süre içinde görüşmelerden olumlu haberler gelebileceğini de ekledi. ABD-İran arasındaki son gelişme en azından piyasaları endişelendirmiyor ancak negatif bir haberin gelmesi, dengeleri değiştirebilir. Özetle, ABD'nin bu hafta "Avrupa Birliği-Rusya ve İran" ile ilgili haber akışları izlenecek. ABD-Çin arasında karşılıklı olarak tarife indirimleri sonrası piyasalar pozitif ayrışmıştı. Piyasalar için bu yeterli değildi sonrasını merak ediyordu ve son dönemde yeni bir haberin gelmemesi, bundan sonrası için müzakere umudunu azaltmıştı ancak ABD ve Çin diyalog pencerelerini koruduklarına yönelik açıklamalarda bulunarak piyasaları rahatlattı. Bu hafta, ABD-Çin arasındaki gelişmelerde bu noktada önemli olabilir.

Veri takvimi olarak, hafta içerisinde ABD ve Avrupa'da açıklanacak veriler bulunuyor. Özellikle, ABD'de haftanın son iki işlem gününde, veri bazlı hareketler görülebilir. Asya piyasalarında, bu hafta Japonya'da işsizlik oranı ve sanayi üretimi verileri izlenecek. Yurt içinde; Dış işleri Bakanı Hakan Fidan'ın, 26-27 Mayıs tarihlerinde Rusya'da temaslarda bulunması bekleniyor. Bakanın, Rusya Devlet Başkanı Putin tarafından kabul edilmesi bekleniyor. Yapılacak görüşmelerden gelecek açıklamalar yakından izlenecektir.

Türkiye

Yurt içinde haftanın ilk iki işlem gününde açıklanacak önemli bir veri akışı bulunmamaktadır.

28 Mayıs Çarşamba, TÜİK tarafından ekonomik güven endeksi açıklanacak. Mayıs ayı verisi izlenecek. En son açıklanan nisan ayı verisi 96,60 seviyesinde açıklanmıştı.

29 Mayıs Perşembe, yurt içinde nisan ayı dış ticaret dengesi izlenecek.

30 Mayıs Cuma, Türkiye'de 1.çeyrek büyüme verisi takip edilecek. Nisan ayı işsizlik oranı açıklanacak. TCMB finansal istikrar raporunu yayımlayacak. Hafta içerisinde ekonomi yönetiminden gelecek açıklamalarda yakından takip edilecek.

Avrupa

Haftanın ilk işlem gününde, veri takvimi sakin. Avrupa Merkez Bankası(ECB) Başkanı Lagarde'ın konuşması bulunuyor. Lagarde'ın faizle ilgili mesajları takip edilmektedir. Bu yılın kalanı için ECB'den faiz indirimi beklentileri korunuyor. Banka, verilere bağlı kalarak buna karar vereceklerini yineliyorlar. Bu nedenle bu konuyla ilgili sinyaller, yılın kalan toplantılarını şekillendirmeye yardımcı olmaktadır.


27 Mayıs Salı, Almanya'da GFK tüketici güven endeksi ve Euro Bölgesi tüketici güven endeksinin açıklanması bekleniyor.

28 Mayıs Çarşamba, Almanya'da mayıs ayı işsizlik oranı takip edilecek.

30 Mayıs Cuma, Almanya'da nisan ayı perakende satışlar ve mayıs ayı enflasyonunun açıklanması bekleniyor. Hafta içerisinde, Avrupa Merkez Bankası üyelerinin konuşmaları olabilir. ABD'nin, Avrupa Birliği'ne yönelik tarifeleri 09 Temmuz tarihine ötelemesinin ardından piyasalarda risk iştahını destekledi. Bu konuya yönelik hafta içerisinde gelecek açıklamalar önemli olacak.

ABD

27 Mayıs Salı, ABD'de nisan ayı dayanıklı mal siparişleri, mart ayı konut fiyat endeksi ve mayıs ayı CB tüketici güven endeksinin açıklanması bekleniyor.

28 Mayıs Çarşamba, 06-07 Mayıs tarihlerinde yapılan Fed toplantısının tutanakları yayımlanacak. Tutanaklar taze bir veri değil. İki gün süren toplantının satır araları açısından önemli olacak. Fed'in faiz indirim beklentileri ötelenmiş durumda. Fed Başkanı ve Fed üyelerinin son dönemdeki açıklamalarını takip ettiğimizde, tarifelerle ilgili gelişmeler sebebiyle bir süre daha veri görmeleri gerektiğinin altını çiziyorlar. Bu nedenle faiz konusunda temkinli kalmayı tercih ettiklerini belirtiyorlar. Toplantı tutanakları bu açısından takip edilmeli. Detaylarda neler olduğuna bakılacak.

29 Mayıs Perşembe, ABD'de haftalık işsizlik maaşı başvuruları açıklanacak. Nisan ayı bekleyen konut satışlarının açıklanması bekleniyor. Perşembe günü, ABD'de 1.çeyrek ikinci okuma büyüme verisi de gelecek. Özellikle, Trump kaynaklı tarifelerin etkisinin merak edildiği bu dönemde, 1.çeyrek büyüme verisinin performansı bu açıdan önemli olacaktır.

30 Mayıs Cuma günü, Fed'in yakından izlediği ve ekonomik projeksiyonlarında yer verdiği, çekirdek kişisel tüketim harcamaları endeksi açıklanacak. Aynı gün, Michigan tüketici güven endeksi de takip edilecek. ABD piyasalarında, perşembe ve cuma günleri, veri bazlı hareketler görülebilir. Hafta içerisinde, Fed üyelerinin konuşmaları da yakından

izlenecek.

Yasal Uyarı: Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Youtube'da Gedik Yatırım

@GedikYatirim

Yeni Haftada Beklentiler ve Haftanın Hisseleri | 26 Mayıs 2025

https://www.youtube.com/c/gedikyatirim

İstediğiniz Analiz ve Raporlar, İstediğiniz İletişim Kanalında!

Piyasadan haberdar olmak için analiz ve raporlarımıza ücretsiz abone olun.

Sadece ilgilendiğiniz yatırım ürününe dair analiz ve raporları mobil bildirim ya da e-posta olarak almayı tercih edin. Hem mail kalabalığından kurtulun hem de karbon ayak izinizi azaltarak çevreyi koruyun.

Güncel Analizler

Güncel Analizler

İlginizi Çekebilecek Yazılar

BİZİ TAKİP EDİN

© 2023 Gedik Yatırım Menkul Değerler AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.