BIST 100
Piyasa likiditesi, bir bireyin veya firmanın varlık fiyatında önemli bir değişikliğe neden olmadan bir varlığı hızlı bir şekilde satın alabileceği veya satabildiği bir piyasa özelliğidir. Likidite, satışın hızı ile satılabileceği fiyat arasındaki değişimin ne kadar büyük olduğu ile ilgilidir.
Finans dünyasında yaygın olarak kullanılan likidite kavramı, bir varlığın hızla ve kolayca nakde çevrilebilme özelliğini belirtir. Yatırımcılar ve işletmeler için likidite, finansal sağlığın ve esnekliğin önemli bir göstergesidir. Bu yazımızda, likiditenin ne olduğunu, neden önemli olduğunu, borsada likidite nedir, likidite oranı nedir sorularına yanıt verecek ve hisse senedi likidite göstergelerini ele alacağız. Ayrıca likidite oranlarının nasıl hesaplandığını da inceleyeceğiz.
Finans dünyasında sıkça kullanılan kelimelerden biri olan likidite, bir varlığın kolayca ve hızlı bir şekilde nakde dönüştürülebilme yeteneğini ifade eder. Likidite yüksekse, varlıklar hızlıca ve değer kaybı yaşamadan satılabilir. Likidite düşükse, varlıkları nakde çevirmek daha uzun sürebilir ve bu süreçte değer kayıpları yaşanabilir.
Finansal piyasalar açısından likidite, piyasada yeterli alıcı ve satıcı bulunması durumudur. Yüksek likiditeye sahip bir piyasa, işlemlerin hızlı ve düşük maliyetle gerçekleştirilebildiği bir ortam sunar. Düşük likiditeye sahip bir piyasa ise işlem maliyetlerinin yüksek olabileceği ve varlık fiyatlarının hızlı dalgalanabileceği bir ortamdır.
Likidite, finansal piyasalarda ve işletmelerde birkaç nedenle kritik bir öneme sahiptir:
Borsada likidite, bir menkul kıymetin hızlı ve değer kaybı yaşamadan nakde dönüştürülebilme yeteneğini ifade eder. Likidite, piyasada yeterli sayıda alıcı ve satıcının bulunmasını ve işlemlerin kolayca gerçekleştirilebilmesini sağlar. Bu durum, yatırımcılar için kritik öneme sahiptir çünkü yüksek likidite, işlem maliyetlerini düşürür ve fiyat dalgalanmalarını azaltır. Borsada likidite, yatırımcıların portföylerini daha rahat yönetmelerine olanak tanır. Likiditenin Belirleyici Faktörleri şöyledir:
Hisse senedi likiditesi, bir hisse senedinin hızlıca ve değer kaybı yaşamadan nakde dönüştürülebilme yeteneğini ifade eder. Likidite, yatırımcılar için önemlidir çünkü likit hisse senetleri, alım satım işlemlerinde düşük maliyet ve fiyat istikrarı sunar. Hisse senedi likiditesini değerlendirmek için kullanılan başlıca göstergeler şunlardır:
Likidite oranları nelerdir sorusunu hesaplama yöntemleriyle de açıklamak mümkündür. Likidite oranları, bir işletmenin kısa vadeli borçlarını ödeme yeteneğini değerlendirmek için kullanılır. En yaygın likidite oranları şunlardır:
Cari Oran = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Borçlar
Cari oran 1’in üzerinde olmalıdır, bu da işletmenin dönen varlıklarının kısa vadeli borçlarını karşılayabileceğini gösterir.
Likidite Oranı = (Dönen Varlıklar - Stoklar) / Kısa Vadeli Borçlar
Likidite oranı genellikle 1'in üzerinde olmalıdır.
Nakit Oranı = Nakit ve Nakit Benzerleri / Kısa Vadeli Borçlar
Nakit oranı, işletmenin ne kadar nakit rezervi olduğunu ve kısa vadeli yükümlülüklerini hemen karşılayabilme yeteneğini gösterir.
Likidite oranları, işletmelerin finansal sağlığını ve kısa vadeli borçlarını ödeme kapasitesini değerlendirmek için önemli araçlardır. Yatırımcılar ve kredi verenler, bu oranları kullanarak işletmelerin finansal durumunu analiz eder ve kararlarını buna göre verirler. Yatırımcılar ve işletmeler için kritik bir finansal kavram olan likidite yatırımcılar için de önemli analiz kriterleri arasında yer alır. Yatırım yapacağınız işletmenin finansal gücünü ve güncel gelişmelere karşı tepkilerini öğrenerek kendi stratejinizi oluşturabilirsiniz.
© 2023 Gedik Yatırım Menkul Değerler AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.