Haftalık Bülten : 22 - 29 Eylül

Haftalık Bülten : 22 - 29 Eylül

Yayınlanma Tarihi: 22.09.2025

Fed 25 baz puan faiz indirimine gitti

Geçen haftanın en önemli gelişmesi 17 Eylül Çarşamba günü sona eren Fed toplantısıydı. Son aylarda ABD’de zayıf gelen istihdam verilerinin ardından Fed’in bu toplantısında 25 baz puan faiz indirimine gitmesine kesin gözüyle bakılıyordu. Fed, çarşamba günkü toplantısında beklentilerle uyumlu olarak 25 baz puan faiz indirimine giderek politika faizini %4,00 - %4,25 aralığına çekti. Faiz kararı 11'e karşı 1 oyla alındı. Trump'ın Fed Yönetim Kurulu üyeliğine atadığı Stephen Miran, 50 baz puanlık indirimden yana oy kullandı. Karar metninde istihdama yönelik aşağı yönlü risklerin arttığı, enflasyonun bir miktar yüksek seyrettiği ifade edildi. Faiz kararının yanında yayınlanacak 3 aylık projeksiyonlar ile Fed Başkanı Powell’ın açıklamaları da son derece önemliydi. Eylül toplantısıyla birlikte açıklanan projeksiyonlarda Fed üyelerinin federal fon oranına ilişkin tahminini bu yıl sonu için haziran ayında öngördüğü %3,9'dan %3,6'ya düştü. 2026 yıl sonu faiz oranı beklentisi %3,6'dan %3,4'e indi. 2027 yıl sonu faiz oranı beklentisi %3,1 oldu. Söz konusu tahminler, Fed'in 2025'te daha fazla faiz indirimine gidebileceğinin sinyalini verdi. Son açıklanan tarım dışı istihdam verisi sonrasında piyasalardaki beklentiler eylül ayı dahil Fed’in 75 baz puanlık faiz indirimine gitmesi yönüneydi. 2025 yılına ilişkin Fed üyelerinin medyan beklentileri de piyasa beklentileriyle uyumlu gerçekleşti. Piyasadaki beklentiler, Fed’in hem 29 Ekim hem de 10 Aralık’taki toplantılarında 25’şer baz puanlık faiz indirimine gideceği yönünde şekillenmeye devam ediyor. Projeksiyonlarda üyelerin 2025 yıl sonu büyüme beklentisi %1,6 oldu. Önceki %1,4'tü. 2026 büyüme beklentisi %1,6'dan %1,8'e çıktı. Enflasyon tahminleri ise bu yıl için %3'te, 2027 için ise %2,1'de sabit bırakıldı. 2026 için enflasyon tahmini %2,4'ten %2,6'ya çıkarıldı. İşsizlik oranına ilişkin tahminler ise bu yıl için %4,5'te sabit bırakıldı, gelecek yıl için %4,5'ten %4,4'e ve 2027 için %4,4'ten %4,3'e indirildi. Toplantı sonrasında düzenlenen basın konferansında açıklamalarda bulunan Fed Başkanı Powell, para politikasının katı bir yol haritasına bağlı olmadığını, faiz oranlarında konusunda aceleci olunmayacağını ve toplantıdan toplantıya veri odaklı bir yaklaşımla karar almaya devam edeceklerini vurguladı. Powell, kısa vadede enflasyon üzerindeki risklerin yukarı yönlü, istihdamdaki risklerin aşağı yönlü olduğunu ifade ederken, bu durumun zorlu bir süreci beraberinde getirdiğini belirtti. Powell’ın açıklamaları piyasaların beklendiğinden biraz daha şahin bir tonda gerçekleşti. ABD piyasalarında Fed sonrasında karışık fiyatlamalar takip edilirken, Powell’ın açıklamaları sonrasında dolar toparlanma kaydederken, son haftalarda yeniden yükselişlerin hız kazandığı ons altında kâr satışları gözlendi.

hesap açmak çok kolay!

Hesabınızı dilediğiniz yerden dakikalar içinde açın, tüm yatırım işlemlerinizi kolayca gerçekleştirin.

ABD’de ekonomik veriler ve Fed’in adımları yakından izlenecektir

Halihazırda istihdam tarafındaki zayıflama eğiliminin enflasyon tarafındaki riskleri biraz daha arkaya atarak Fed’i önümüzdeki toplantılarda faiz indirimi konusunda aksiyon almaya yönelteceğini değerlendirmekle birlikte, orta – uzun vadede enflasyon görünümü de son derece önemli olacağını tekrar vurgulamak isteriz. Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, toplantı sonrasında cuma günü yaptığı konuşmasında iş gücü piyasasındaki riskler nedeniyle bu yıl içinde iki çeyrek puanlık faiz indiriminin daha uygun olacağını belirtti. Powell’ın açıklamaları da dikkate alındığında, Fed’in katı bir faiz indirim döngüsünde olmadığı ve veri akışlarının Fed’in faiz adımlarını belirleyeceğini söyleyebiliriz. Bu nedenle önümüzdeki süreçte özellikle istihdam ve enflasyon verileri Fed’in faiz kararları ve dolayısıyla küresel risk iştahının seyri üzerinde belirleyici olacaktır.

Normal şartlarda faiz oranları ve hisse piyasaları arasında ters bir korelasyon bulunmakta ve faiz indirimleri hisse piyasaları için destekleyici olmaktadır. Ancak içinde bulunduğumuz konjonktürde, ABD borsalarının görece yüksek çarpanlarla zirve seviyelerine yakın işlem görmesi ve faiz indirim beklentilerinin belirli ölçüde fiyatların içerisinde olması dikkate alındığında, Fed’in faiz indirimlerinin hızlanması istihdam tarafındaki zayıflığın sürmesi ve ABD ekonomisinde resesyon endişelerinin artması halinde görülebilecektir. Dolayısıyla, ilk aşamada artan resesyon korkuları faiz indirimlerinin destekleyici yapısının önüne geçerek ABD borsaları öncülüğünde küresel hisse piyasalarında düzeltmeleri gündeme getirebilir. Ek olarak son dönemde küresel çapta uzun vadeli tahvil faizlerindeki artışlar da dikkat çekmektedir. Özellikle Japonya’da 10 yıllıklar başta olmak üzere uzun vadeli tahvil faizlerindeki yükseliş eğilimi öne çıkmaktadır. Ayrıca istihdamdaki zayıflamayla Fed’in yakın dönemde faiz indirimlerini hızlandıracağına ilişkin beklentilere karşın enflasyon tarafındaki yukarı yönlü riskler kısa vadeli tahvil faizlerinde daha hızlı bir düşüşüne neden olurken, uzun vadeli tahvil faizleri daha sınırlı bir düşüş ortaya koymaktadır. Bu durum ABD’de getiri eğrisinin daha da dikleşmesine neden olmaktadır. Küresel çapta artış kaydeden ve yüksek seyreden uzun vadeli tahvil faizleri de şu an için fiyatlamalar üzerinde etkili olmasa da devam eden süreçte hisse piyasaları üzerinde düzeltme baskısı da oluşturabilir. Bu nedenle önümüzdeki süreçte tahvil faizlerinin seyri yakından izlenmelidir.

İngiltere ve Japonya Merkez Bankaları faizlerde değişime gitmedi

İngiltere Merkez Bankası (BoE), perşembe günkü toplantısında beklentilerle uyumlu olarak faiz oranlarında bir değişime gitmedi ve politika faizini %4,0 olarak korudu. Hatırlanacak olursa, BoE ağustosta politika faizini piyasa beklentilerine paralel şekilde 25 baz puan düşürerek %4'e çekmişti. Böylece bir yıl içinde beşinci faiz indirimine gitmişti. Açıklamada, bu yılki manşet enflasyondaki artışın büyük ölçüde gıda fiyatlarındaki artışların yanı sıra yıllık karşılaştırmada enerji fiyatlarındaki önceki düşüşlerin enflasyon üzerindeki etkisinin ortadan kalkmasından kaynaklandığı belirtildi. İngiltere'de yıllık enflasyon ağustosta Ocak 2024'ten bu yana en yüksek seviyesinde kalmaya devam etmişti. Ülkede enflasyonun yüzde 3,8 ile büyük gelişmiş ekonomilere göre yüksek seyrediyor. Karar metninde İngiltere Merkez Bankası Başkanı Andrew Bailey, faiz indirimi kararlarının kademeli ve dikkatli bir şekilde alınması gerektiğini söyledi. Piyasalar 2025 yılının kalan bölümünde BoE’den faiz indirimi öngörmezken, 2026 yılının ilk yarısında bir faiz indiriminin daha gelebileceğini değerlendiriyor. Cuma günü ise Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) toplantısı piyasaların takibinde yer aldı. BoJ cuma günü sona eren toplantısında genel beklentilerle uyumlu olarak faiz oranlarında değişime gitmedi ve faiz oranını %0,5 seviyesinde sabit tuttu. Kararda hem ülke içindeki siyasi belirsizlik hem de ekonomi tarafında tarife belirsizliği etkili oldu. Faiz kararının yanında BoJ, ETF varlıklarında satışa başlayacağını duyurdu. Normal şartlarda BoJ Başkanı Kazuo Ueda’ın son dönemdeki açıklamalarında, ücret artışlarının artık büyük şirketlerin ötesine yayıldığını ve sıkılaşan iş gücü piyasası nedeniyle hızlanmaya devam ettiğini belirterek, bir faiz artışı için gerekli koşulların oluştuğuna dair iyimserliğini dile getirmesine bağlı olarak piyasalar bu yıl bitmeden BoJ’dan bir faiz artışı daha bekliyordu. Ancak Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba’nın istifa açıklamasının ardından, yılın kalan bölümünde faiz artışı bekleyenlerin sayısı azaldığı görülüyor. BoJ’un yıl sonuna kadar faiz artışı yapma olasılığı mevcut durumda %55 civarında seyrediyor. Ekonomik gelişmelerin yanında ülkedeki siyasi gelişmeler de BoJ’un faiz kararları üzerinde belirleyici olacaktır.

BIST100 haftayı yükselişle kapattı

TCMB’nin faiz indirim döngüsüne ilişkin beklentiler, yabancı  ilgisindeki iyileşme ve finansal sonuçlarda genel anlamda en kötünün geride kaldığı gibi etkenlerle temmuz ve ağustos aylarında güçlü yükselişlerin yaşandığı Borsa İstanbul’da eylül ayının ilk yarısında satışların öne çıktığı bir fiyatlama takip edildi. Eylül ayı içerisinde yurt içindeki gelişmeler ve haber akışları yakından izlenirken, geçen hafta başında davanın ertelenmesiyle birlikte belirsizliklerdeki azalmanın/ ötelenmenin katkısıyla Borsa İstanbul’da güçlü yükselişler kaydedildi. Genele yayılan güçlü alımlarla BIST100 Endeksi pazartesi gününü %6’lık bir yükselişle tamamladı. Pazartesi günü yaşanan güçlü yükselişin ardından hafta içerisinde yukarı yönlü denemelere karşın 11.252 bölgesini aşmakta zorlanan endekste, perşembe günü düşüşler gözlense de cuma günü yeniden alımlar etkili oldu. Böylece BIST100 Endeksi haftayı %8,89 oranında bir güçlü değer kazanımıyla 11.295 puandan kapattı. Hafta içerisinde direnç olarak öne çıkan ve geçen sene temmuz ayındaki zirve seviyesinin bulunduğu 11.252 üzerinde gerçekleşen haftalık kapanış olumlu bir görünüme işaret ederken, endekste yükseliş eğiliminin etkisini sürdürmesi durumunda 11.450 - 11.500 aralığı kısa vadeli ilk direnç bölgesidir. Bu bölge üzerinde 26 Ağustos’ta test edilen tarihi zirvenin bulunduğu 11.605 seviyesi direnç olarak önem kazanacaktır. 11.605 zirve seviyesi aşılabilir ve üzerinde kapanışlar kaydedilebilirse yükselişlerin yeni bir ivme ve güç kazanabileceği endekste, dolar bazlı grafikte fibonacci düzeltme seviyelerinin trend dönüş çizgisine denk gelen 285,22 seviyesi (TL bazlı 11.800) ile devamında 12.000 bölgesi direnç konumunda bulunmaktadır. Psikolojik açından güçlü bir direnç olarak çalışabilecek 12.000 üzerine yerleşmelerde yükseliş eğilimi gücünü koruyabilir. Bu durumda 12.150 – 12.300 bölgesine doğru yükselişler kaydedilebilir. Endekste 11.252 bölgesi üzerinde kalıcılık korunamaz ve kâr satışları gözlenecek olursa 11.150 – 11.090 aralığı ilk destek bölgesi olup, devamında 11.050 ve 11.000 seviyeleri destek olarak takip edilecektir. Psikolojik öneme sahip 11.000 altına sarkmalarda dolar bazlı grafiğe göre 500 ve 200 günlük üssel ortalamaların belirlediği 10.960 – 10.900 bölgesi destek olarak önem kazanacak olup, bu bölge altındaki kapanışlarda teknik görünümün zayıflama kaydettiği görülebilir.

Yeni Haftada Ne Konuşacağız?

Yeni haftada, ABD'de majör veriler takip edilecek. İkinci çeyrek büyüme ve Fed'in yakından takip ettiği çekirdek kişisel tüketim harcamaları endeksi izlenecek. Fed'in toplantısı geçtiğimiz hafta takip edildiği için bu hafta Fed üyelerinin konuşma takvimi yoğun. Üyelerin, faizle ilgili söylemleri önemli olacaktır. Yılın kalan iki Fed toplantısı için faiz indirimi beklentileri bulunuyor. Bu beklentiler, ABD verileri ve Fed üyelerinin konuşmalarıyla değişiklik gösterecektir. ABD Başkanı Trump ile Fed üyesi Cook arasındaki gelişmelerde önemini korumaya devam ediyor. Trump en son mahkemenin kararına itiraz etti. Bu nedenle, yeni hafta içinde bu konuyla ilgili haber akışları önemli olacaktır. İngiltere'de bu hafta, imalat ve hizmetler PMI verileri takip edilecek. İngiltere Merkez Bankasının faiz kararı geride kaldığı için bu hafta Banka üyelerinin ve Başkanı Bailey'nin konuşmaları görülüyor. Faizle ilgili açıklamaları yakından takip edilecektir. Asya piyasalarında, Japonya'da imalat ve hizmetler PMI verileri ve enflasyon verisi açıklanacak. Yurt içinde, ABD ile Türkiye'nin görüşmesi gündemde olacak. ABD Başkanı Donald Trump yapmış olduğu açıklamasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip  Erdoğan'ın 25 Eylül'de ABD'yi ziyaret edeceğini duyurdu. İki liderin ABD Beyaz Saray’da görüşmesi beklenirken, görüşmede başta ticaret, yatırım ve savunma sanayisi olmak üzere birçok konunun ele alınacağı belirtildi.

Türkiye

Yurt içi piyasalar, 22-24 Eylül tarihlerinde ABD'ye odaklanacak. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) tarafından düzenlenen 17. Türkiye Yatırım Konferansının (TRICON) New York'ta gerçekleşmesi bekleniyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Orta Vadeli Programdan sonra ilk kez yabancı yatırımcılarla bir araya gelecek. Türkiye'nin yeni yol haritasını aktarması bekleniyor. Bakan Şimşek'in, kredi derecelendirme kuruluşlarının temsilcileriyle de görüşmesi ve ekonomiye dair beklentileri değerlendirmesi bekleniyor. TCMB Başkanı Fatih Karahan'ın da katılması beklenirken, Başkanın para politikası, enflasyon görünümü ve finansal istikrar konularında değerlendirmelerde bulunması da bekleniyor.

23 Eylül Salı günü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna katılması ve orada bir konuşma yapması bekleniyor. Veri takvimine baktığımız zaman,

22 Eylül Pazartesi eylül ayına yönelik tüketici güveni açıklanacak. En son açıklanan veri 84,30 seviyesinde gerçekleşmişti.

24 Eylül Çarşamba, eylül ayına yönelik kapasite kullanım oranı ve reel kesim güven endeksi verileri takip edilecek. Sırasıyla ağustos ayında açıklanan veriler; yüzde 73,5 ve 100,6 seviyelerinde açıklanmıştı.

25 Eylül Perşembe, TCMB para ve banka istatistiklerini yayınlaması bekleniyor.

Avrupa

Avrupa piyasalarında, haftanın ilk işlem gününde Euro Bölgesi tüketici güveni eylül ayı verisi izlenecek.

23 Eylül Salı, Avrupa'da imalat ve PMI verileri takip edilecek. Eylül ayı verilerinin açıklanması bekleniyor.

24 Eylül Çarşamba, Almanya'da IFO verileri açıklanacak. Eylül ayı verileri takip edilecek.

25 Eylül Perşembe, Almanya GFK tüketici güven endeksinin açıklanması bekleniyor. Hafta içerisinde, Avrupa Merkez Bankası üyelerinin konuşmaları olabilir. Üyelerin konuşmaları ve faizle ilgili söylemleri yakından izlenmeli. Bankanın, yılın kalan toplantılarına yönelik beklentileri şekillendirmesi açısından önemli.

ABD

22 Eylül Pazartesi, ABD'de Chicago Fed ulusal aktivite endeksi açıklanacak.

23 Eylül Salı, ABD'de imalat ve hizmetler PMI verileri takip edilecek. Cari işlemler dengesi verisinin de açıklanması bekleniyor.

24 Eylül Çarşamba, ABD'de inşaat izinleri, konut başlangıçları verileri açıklanacak.

25 Eylül Perşembe, ikinci çeyrek final okuma büyüme verisi takip edilecek. Haftalık olarak açıklanan işsizlik maaşı başvuruları da izlenecek veriler arasında bulunuyor.

26 Eylül Cuma, Fed'in yakından izlediği ve ekonomik projeksiyonlarında yer verdiği, çekirdek kişisel tüketim harcamaları endeksi açıklanacak. Michigan tüketici güveni de izlenecek veriler arasında bulunuyor. Fed toplantısı geride kaldı ve haftalık takvimde, Fed üyelerinin konuşmaları bulunmaktadır. Hafta içerisinde, üyelerden gelecek konuşmalar ve faizle ilgili mesajlar yakından izlenmeli.

Youtube'da Gedik Yatırım

@GedikYatirim

Bu Hafta Borsada Neler Bekleniyor? | Endeks Görünümü | 22 Eylül 2025

https://www.youtube.com/c/gedikyatirim

Yasal Uyarı: Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Güncel Analizler

Güncel Analizler

İstediğiniz Analiz ve Raporlar E-Posta Kutunuza Gelsin!

Piyasadan haberdar olmak için analiz ve raporlarımıza ücretsiz abone olun.

Sadece ilgilendiğiniz yatırım ürününe dair analiz ve raporları almayı tercih edin. Hem mail kalabalığından kurtulun hem de karbon ayak izinizi azaltarak çevreyi koruyun.

İlginizi Çekebilecek Yazılar

BİZİ TAKİP EDİN

© 2025 Gedik Yatırım Menkul Değerler AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.