Aylık Bülten

Hafta sonu ABD yönetiminin, Kanada ve Meksika'dan ithal edilen mallara yüzde 25, Çin'den yapılan ithalata yüzde 10 oranında ek gümrük vergisi getirildiğini duyurması küresel çapta ticaret savaşına yönelik endişeleri artırırken, yeni aya riskli varlıkların satıcılı bir başlangıç yaptığı görülüyor. Kanada, Donald Trump'ın tarifelerine misilleme olarak ABD'den yaklaşık 107 milyar dolarlık ithalata yüzde 25 gümrük vergisi uygulayacağını duyurdu. Meksika Başbakanı Claudia Sheinbaum ABD'nin yüzde 25 ek gümrük vergisi getirme kararına ilişkin, "B planının uygulanması için talimat veriyorum" dedi. Çin Ticaret Bakanlığı ABD'nin tarifelerini Dünya Ticaret Örgütü'ne taşıyacaklarını söylerken, Dışişleri Bakanlığı fentanilin ABD'nin problemi olduğunu belirtti. Ticaret savaşına dair endişeler ve Trump’ın adımlarının enflasyonu yükseltebileceğine ilişkin korkular risk iştahını baskılarken, gümrük vergileri başta olmak üzere Trump’ın adımları risk iştahı üzerinde etkili olmaya devam edecektir.

Amerikan Merkez Bankası (Fed) 29 Ocak Çarşamba günü sona eren toplantısında beklentilerle uyumlu olarak faiz oranlarında değişime gitmedi. Powell, ekonominin oldukça iyi bir noktada olduğunu ifade ederek, enflasyon konusunda daha fazla ilerleme kaydedilmesini beklediklerini vurguladı. Ayrıca Powell Trump'ın Davos'taki faiz indirimi çağrılarına yanıt vermeyeceğinin altını çizerek, Trump ile bu konuya dair herhangi bir temasta bulunmadıklarını belirtti. Piyasalardaki genel beklentiler mayıs – temmuz aralığında Fed’in ilk faiz indirimine gideceği, ikinci faiz indiriminin ise ekim ya da aralık toplantısında yapılacağı yönünde şekilleniyor. Trump’ın politikalarının enflasyonda yükselişe yol açması ve ABD ekonomisinin genel olarak gücünü koruması durumunda, Fed’in temkinli duruşunu koruyarak 2025 yılını sınırlı faiz indirimleriyle tamamlayacağı görüşümüzü sürdürüyoruz. Ancak ekonomik gelişmelere ve Trump’ın atacağı adımların kapsamı ve boyutu gibi gelişmelere bağlı olarak Fed’e yönelik beklentilerin değişebileceği de unutulmamalıdır. Yeni haftada 7 Şubat Cuma günü açıklanacak tarım dışı istihdam verisi Fed’e yönelik beklentiler ve risk iştahının seyri üzerinde belirleyici olacağından piyasaların yakın takibinde olacaktır.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) 30 Ocak Perşembe günkü toplantısında beklentilerle uyumlu olarak 25 baz puan faiz indirimine giderek mevduat faizini %3,00 seviyesinden %2,75 seviyesine düşürdü. Lagarde, 25 baz puanlık faiz indirim kararının ortak alındığını, herhangi bir şekilde tartışma olmadığı belirtirken, enflasyonun orta vadeli hedefe ulaşması konusunda kararlı olduklarını ve verilere bağlı karar vereceklerini vurguladı. Piyasadaki genel beklentiler, Euro Bölgesi’ndeki ekonomik yavaşlama ve hedefe doğru yakınsayan enflasyonun etkisiyle ECB’nin 2025 yılında faiz indirimlerine devam edeceği ve mevduat faiz oranının 2025 sonuna kadar %2,0 seviyesine kadar gerileyebileceği yönünde şekilleniyor.

İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) 6 Şubat Perşembe günkü toplantısında 25 baz puan faiz indirimine gitmesi öngörülüyor. Hatırlanacak olursa, 2022 yılında başlattığı faiz artırım döngüsünün ardından ilk faiz indirimine 25 baz puanla 2024 Ağustos ayında giden BoE, 7 Kasım’daki toplantısında da 25 baz puan faiz indirimine devam etmişti. Aralık toplantısında beklentilerin üzerinde gelen ücret artışları ile %2’lik hedefin üzerinde seyretmeye devam eden enflasyona bağlı olarak faizlerde değişime gitmeyen BoE, 2024 yılını 50 baz puanlık indirimle tamamlamıştı. Güçlü gelen ücret artışları ve son sekiz ayın zirvesine çıkan enflasyon verisi sonrasında piyasalar, 2025 yılında BoE’nin 25’şer baz puanlık 2 ila 3 faiz indirimine gidebileceğini fiyatlıyor. BoE’nin faiz kararı ve BoE Başkanı Bailey’in toplantı sonrasındaki mesajları BoE’ye yönelik genel beklentiler ve fiyatlamalar üzerinde etkili olacaktır.

Yeni haftada 3 Şubat Pazartesi günü açıklanacak ocak ayı TÜFE rakamı piyasaların yakın takibinde yer alacaktır. TÜFE rakamının piyasadaki medyan beklentilere göre aylık bazda %4,33 oranında artış kaydetmesi ve yıllık TÜFE’nin %44,38 seviyesinden %41,16 seviyesine gerilemesi öngörülüyor. Bizim beklentimiz ise TÜFE’nin aylık bazda %4,00 oranında artış kaydedebileceği yönünde şekilleniyor. Ocak ayı enflasyon verisinin %4’e yakın veya hafif altında gelmesi ve alt kalemlerde iyileşme eğiliminin sürmesi halinde mart toplantısına yönelik faiz indirim beklentileri bir miktar güç kazanabilir. Elbette toplantıya kadar açıklanacak olan şubat ayı enflasyon rakamlarının performansı da bu hususta belirleyici olacaktır. Enflasyonun görece iyi gelmesi ve faiz indirim beklentilerinin korunması Borsa İstanbul’u desteklemeye devam edebilecektir. Ayrıca 7 Şubat Cuma günü yılın ilk Enflasyon Raporu toplantısı gerçekleşecek olup, TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın vereceği mesajlar yurt içi piyasaların seyri üzerinde belirleyici olacaktır.

Moody’s’in 24 Ocak Cuma günü beklenen not değerlendirmesini pas geçmesi ve ABD’de teknoloji hisseleri öncülüğünde derinleşen satışların küresel risk iştahını baskılamasının etkisiyle haftaya satıcılı bir açılış yapan Borsa İstanbul’da hafta içerisinde tepki alımlarıyla birlikte dalgalı bir seyir etkili oldu. BIST-100 Endeksi haftayı %0,99 oranında bir kayıpla 10.004 puandan kapattı. ABD Başkanı Trump’ın vergi adımları ve ticaret savaşlarına dair endişelerle küresel riskli varlıklara satışlar öne çıkarken, endekste kısa vadede 9.950 – 9.900 aralığını ilk destek bölgesi olarak izleyeceğiz. Bu bölge altında 9.850 seviyesi ile 100 günlük üssel ortalama (9.767) destek olarak önem kazanacaktır. 100 günlük ortalama altındaki günlük kapanışlarda 9.592 fibo seviyesi ile 200 günlük üssel ortalamaya (9.556) doğru satışlar hız kazanabilir. Enflasyon verisinin de açıklanacağı günde olası tepki alımlarında ise 10.000 bölgesi ilk kritik direnç noktası olup, psikolojik öneme sahip 10.000 üzerindeki tutunmalarda 10.100 – 10.150 direnç bölgesini takip edeceğiz. Bu bölge üzerinde son aylardaki ana direnç noktamız olan 10.250 seviyesi yakından izlenecektir. Bu seviye üzerindeki hacim destekli günlük kapanışlarda alımlar yeni bir ivme ve güç kazanabilir. Bu durumda 2024 Ağustos’taki sert düşüşle oluşan boşluğun doldurulacağı 10.415 ile devamında 10.500 – 10.670 bölgesine doğru yükselişler kaydedilebilir.

Kasım ayından aralık ayının ikinci haftasına kadar faiz indirimlerine dair güç kazanan beklentilerle yükselişlerin öne çıktığı BIST-100 Endeksi’nde aralık ayının ikinci yarısından itibaren dalgalı ve kararsız bir görünüm öne çıkıyor. BIST-100 Endeksi ocak ayını %1,77 oranında yükselişle 10.004 puandan kapattı. Dolar/TL kuru ocak ayını %1,32 oranında bir yükselişle 35,8469 seviyesinden tamamladı. Dolar bazlı BIST-100 Endeksi, endeksteki ve kur cephesindeki sınırlı yükselişlere bağlı olarak ocak ayını %0,45 oranında sınırlı bir yükselişle 279,09 seviyesinden kapattı. 2024 yılı içerisinde 345 bölgesini test eden ancak yılın ikinci yarısında etkili olan satışlarla 250,00 bölgesine kadar geri çekilme kaydeden endekste, toparlanma çabasının devamında 285,00 – 300,00 seviyeleri kısa vadeli ilk direnç noktaları olup, psikolojik öneme sahip 300,00 seviyesi üzerindeki kapanışlarda alımlar yeni bir ivme kazanabilir. Geri çekilmelerde ise 270,00 – 258,00 – 250,00 seviyeleri destek konumunda bulunmaktadır. Yabancı takas oranı ocak ayında 0,13 puanlık bir artışla 37,08 seviyesine yükseldi.

TCMB aralık toplantısının ardından ocak toplantısında da 250 baz puanlık bir faiz indirimini sürdürerek politika faizini %47,50 seviyesinden %45,00 seviyesine çekti. Dolar/TL kuru ocak ayını %1,32 oranında bir yükselişle 35,8469 seviyesinden, Euro/TL kuru ise %0,17 oranında sınırlı bir yükselişle 36,7386 seviyesinden kapattı. Fed, 29 Ocak’taki toplantısında beklentilerle uyumlu olarak faizlerde değişime gitmedi. ABD’de son aylarda ekonomik verilerin güçlü gelmesi, istihdam piyasasına yönelik endişelerin yatışması ve çekirdek enflasyonda son aylarda gözlenen yataylaşma gibi etkenlerle Fed daha temkinli bir duruş ortaya koyarken, küresel çapta risk iştahının zayıflama kaydettiği ve doların diğer para birimleri karşısında değer kazandığı görülüyor. Son iki ayda kaydedilen yükselişin ardından dolar ocak ayında ise dalgalı bir görünüm ortaya koydu. Dolar endeksi (DXY) ocak ayını yatay bir kapanışla 108,50 seviyesinden tamamladı.

23 Ocak’ta gerçekleşen TCMB PPK toplantısı sonucunda bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı 250 baz puan düşürülerek %45’e indirildi. TCMB temel olarak, kararlarını enflasyon görünümü odaklı ihtiyatlı ve “toplantı bazında” bir yaklaşımla alacağını ve para politikası sıkılığını koruyacağını söyledi. Ocak ayında 2 yıl vadeli tahvil faizi 240 baz puanlık düşüşle %38,16 seviyesine, 10 yıl vadeli tahvil faizi 208 baz puan düşüşle %26,70 seviyesine gerileyerek tamamladılar. Yeni aya Ocak 25 TÜFE rakamı ile başlayacağız. TÜFE rakamının piyasadaki medyan beklentilere göre aylık bazda %4,33 oranında artış kaydetmesi olurken kurum olarak beklentimiz ise %4,00 oranında artış kaydedebileceği yönünde şekilleniyor. Ocak ayı enflasyon verisinin %4’e yakın veya hafif altında gelmesi ve alt kalemlerde iyileşme eğiliminin sürmesi halinde mart toplantısına yönelik faiz indirim beklentileri bir miktar güç kazanabilir. 7 Şubat Cuma günü yılın ilk Enflasyon Raporu toplantısı gerçekleşecek olup, TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın vereceği mesajlar yurt içi piyasaların seyri üzerinde belirleyici olacaktır. Mevduat ve yatırım fonlarına gelen stopaj artırımına karşın tahvil ve hazine bonosunda stopajın 0 ‘da kalması, tahvillerin mevduata karşı cazibesini daha da artırabilir.

Ocak ayında majör merkez bankalarının kararlarının ve ABD Başkanı Trump politikaları ön planda olduğu başlıklardı. ECB toplantısında beklentilere paralel 25 baz puan faiz indirimine giderek %2,75 olarak belirledi. ECB Başkanı C Lagarde faiz kararı sonrası dezenflasyon sürecinin aynı patikada devam ettiğini enflasyonda %2’lik hedefe bu yıl ulaşacağı konusunda kararlı olduklarını vurguladı.Fed toplantısında banka yılın ilk toplantısında faizlerde değişikliğe gitmeyerek Trump politikalarının etkilerini görmek için beklemeyi tercih etti. 2024 Eylül ayından beri 3 kez üst üste faiz indirimine giden Fed indirimlere ara verdi. Metinden enflasyonun hedefe doğru ilerlediğine ilişkin referansı kaldırılırken, Powell, ekonominin genel anlamda güçlü olduğunu ve politika duruşunu aceleci bir şekilde değiştirme ihtiyacını duymadıklarını söyledi. Bu hafta sonu devreye giren Trump tarifeleri risk iştahının baskı altında kalmasında etkili olurken, paritede sert geri çekilme kaydedilmektedir. Geri çekilmelerde 1,0178 – 1,0156 ve 1,0126 destek, 1,0300 – 1,0350 ve 1,0400 izlenecek dirençlerdir.

Ons altında Kasım ve Aralık 2024 tarihlerinde görülen düzeltme hareketleri, Ocak 2025’te yerini tekrardan yükseliş hareketlerine bıraktı. Ay boyunca yükseliş trendinde hareket eden sarı metal, 2.615$’dan 2.817$’a kadar yükseliş eğilimi gösterirken, ocak ayını 2.800$ civarında tamamladı. Ocak ayında Fed, politika faizinde değişikliğe gitmezken, Fed Başkanı J. Powell, ek faiz indirimleri yapmadan önce enflasyonda gerçek ilerleme veya iş gücü piyasasında zayıflık görmeye odaklandıklarını bildirdi. Fed’in önünde birçok belirsizlik hâkim. D. Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasıyla gümrük tarifeleri ön plana çıkmakta. Kanada, Meksika ve Çin’e yönelik gümrük vergileri ABD enflasyonunu ne yönde etkileyeceği belirsizliğini koruyor. Diğer taraftan Kanada’nın ABD’nin gümrük tarifesine karşı ABD’ye gümrük vergisi koyacağını duyurması küresel tarafta birçok ticaret probleminin yayılmasını beraberinde getirebilir. Diğer taraftan Trump sonrası jeopolitik riskler azalmış durumda. Ons altın bu sabah saat 08:10 itibariyle 2.780$ civarından işlem görmekte olup, teknik görünümde 2.817$ - 2.840$ ve 2.860$$ seviyeleri direnç; 2.772$ - 2.760 - 2.730$ ve 2.695$ seviyeleri destek olarak izlenebilir.

Ocak ayı başından güçlü yükseliş sonrası ikinci yarıda gelen satışlar ile kazançların büyük kısmının geri verildiği petrolde Trump etkisi görülüyor. Trump’ın Rusya ve İran’a yaptırım uygulayacağı haberleri ile ay başındaki yükseliş yerini talep yönlü endişelere bıraktı ve aylık kazançlarının büyük kısmını geri verdi. Brent petrol 71,70 ile 81,75 arasında dalgalanarak ocak ayını %1,65 kazançla tamamladı. FED’in son toplantısında faizleri sabit bıraktı ve yeni faiz indirimleri için aceleci olmayacağı mesajı verildi. Dolar endeksi 110’dan 107 seviyelerine kadar geri çekilmesi petrol fiyatlarını desteklese de Trump’ın uygulayacağı gümrük tarifeleri risk iştahını baskılıyor. Teknik tarafta 500 günlük hareketli ortalama bölgesine kadar yükseliş sonrası 50 günlük hareketli ortalamasına kadar geri çekildi.74,30 bölgesini destek olarak takip ediyoruz. Bölge üstünde tepkilerde 78,20-79,60 ve 81,75 dirençleri takip edilebilir. Düşüşler 74,30 altına sarkar ise baskı ivme kazanabilir ve 72,50-71,30 ve 70,20 destekleri gündeme gelebilir.

Küresel piyasalar, ABD Başkanı Trump etkisi altında ve şubat ayında da Trump'ın etkisi sürebilir. Ocak ayında göreve geldikten sonra hızla kararlarını uygulamaya başlayan Trump, piyasalarda da oynaklığa neden oluyor. Kanada, Çin ve Meksika'ya yönelik tarifelerini uygulamaya başladığı gibi ülkelerden de buna karşılık geldi. Şubat ayında, Trump'ın duruşu ve diğer ülkelerle olan ilişkileri, yeni tarife tehditleri, Fed ile olan ilişkisi yine gündemde olacaktır. Kısacası, önümüzdeki dört yıl ABD Başkanı Trump fırtına gibi esmeye devam edecektir. Şubat ayında, ABD ve Avrupa Merkez Bankalarının faiz kararları bulunmuyor. ABD ve Avrupa'da bu ay içerisinde açıklanacak veriler ve Banka yetkililerinin konuşmaları, yılın kalan toplantılarına yönelik beklentileri şekillendirecektir. İngiltere Merkez Bankasının bu ay toplantısı olacak. 06 Şubat Perşembe günü toplantısı takip edilecek. Şubat ayı toplantısı için piyasalar faiz indirimi beklentisi içerisinde olurken, o günkü kararın sonucu ve karar sonrası Başkan Bailey'nin konuşması önemli olacaktır. Yurt içi piyasalarda, TCMB'nin şubat ayında toplantısı bulunmuyor. Bu ay, TCMB 2025 yılının ilk enflasyon raporunu 07 Şubat Cuma günü yayınlayacak. Şubat ayında, TCMB'den gelecek olası açıklamalar, enflasyon raporundaki detaylar, Türkiye'de enflasyonun seyri yakından izlenecek başlıklar arasında sıralanabilir. Yeni ayda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmaları, ekonomi yönetiminden gelecek açıklamalarda önemli olacaktır.

Türkiye

• 3 Şubat Pazartesi, Türkiye'de ocak ayı imalat PMI verisi açıklanacak. Ocak ayı Türkiye enflasyonu da takip edilecek. Kurum olarak ocak ayı enflasyonu için beklentimiz aylık yüzde 4,00 ve yıllık yüzde 40,73 seviyesinde açıklanması yönünde bulunuyor.
  
• 07 Şubat Cuma, TCMB bu yılın ilk enflasyon raporunu yayınlayacak. Enflasyon raporundaki detaylar, olası revizyonlar ve açıklamalar yakından izlenecek.
  
• 10 Şubat Pazartesi, yurt içinde aralık ayı sanayi üretimi ve işsizlik oranı verileri takip edilecek.
  
• 13 Şubat Perşembe, Türkiye'de aralık ayına yönelik cari işlemler dengesi verisi açıklanacak.
  
• 14 Şubat Cuma, TCMB piyasa katılımcıları anketi yayınlanacak.
  
• 17 Şubat Pazartesi, Hazine tarafından bütçe istatistikleri ilan edilecek. Ocak ayı verilerinin açıklanması bekleniyor.
  
• 24 Şubat Pazartesi, Türkiye'de reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı verileri açıklanacak.
  
• 27 Şubat Perşembe, yurt içinde ekonomik güven endeksi şubat ayı verisinin açıklanması bekleniyor.
  
• 28 Şubat Cuma, 4.çeyrek büyüme verisi izlenecek.

Avrupa

• Avrupa piyasalarında, 03 Şubat Pazartesi imalat PMI verileri açıklanacak.
  
• 05 Şubat Çarşamba, Euro Bölgesi ÜFE verisinin açıklanması bekleniyor. Ocak ayı hizmetler PMI verisi takip edilecek.
  
• 06 Şubat Perşembe, Euro Bölgesi perakende satışlar verisi açıklanacak.
  
• 07 Şubat Cuma, Almanya sanayi üretimi ve dış ticaret dengesi verileri takip edilecek.
  
• 13 Şubat Perşembe, Almanya'da enflasyon günü ve ocak ayı verisinin açıklanması bekleniyor.
  
• 14 Şubat Cuma, Euro Bölgesi büyüme verisi açıklanacak.
  
• 17 Şubat Pazartesi, Euro Bölgesi dış ticaret dengesinin açıklanması bekleniyor.
  
• 8 Şubat Salı, Avrupa'da ZEW ekonomik güven endeksi verileri izlenecek.
  
• 19 Şubat Çarşamba, Euro Bölgesi cari işlemler dengesi takip edilecek.
  
• 21 Şubat Cuma, Avrupa'da şubat ayı öncü imalat ve hizmetler PMI verilerinin açıklanması bekleniyor.
  
• 24 Şubat Pazartesi, Euro Bölgesi enflasyonu takip edilecek.
  
• 25 Şubat Salı, Almanya'da büyüme günü ve 4.çeyrek verisi açıklanacak.
  
• 28 Şubat Cuma, Almanya perakende satışlar, işsizlik oranı ve enflasyon verileri açıklanacak. Avrupa Merkez Bankasının bu ay faiz kararı bulunmuyor. Mart toplantısı için beklentiler ise bu ay açıklanacak veriler ve Avrupa Merkez Bankası üyelerinin konuşmalarıyla şekillenecektir.
  
  

ABD

• 03 Şubat Pazartesi, ABD'de ISM imalat PMI ocak ayı verisi açıklanacak.
  
• 05 Şubat Çarşamba, ABD'de ADP özel sektör istihdam değişimi takip edilecek.
  
• 07 Şubat Cuma, ABD'de tarım dışı istihdam verisi açıklanacak. Aynı zamanda, ortalama saatlik kazançlar ve işsizlik oranı verileri de takip edilecek
  
• 12 Şubat Çarşamba, ABD'de ocak ayı enflasyonu ilan edilecek. ABD'de açıklanacak istihdam ve enflasyon verileri, Fed ile ilgili beklentileri de şekillendirmeye devam edecektir.
  
• 13 Şubat Perşembe, ABD'de ÜFE verisi açıklanacak.
  
• 14 Şubat Cuma, ABD'de kapasite kullanım oranı, sanayi üretimi ve perakende satışlar verileri takip edilecek.
  
• 19 Şubat Çarşamba, ABD'de inşaat izinleri ve konut başlangıçları verileri izlenecek.
  
• 21 Şubat Cuma, ABD'de mevcut konut satışları ve şubat ayı öncü imalat ile hizmetler PMI verileri açıklanacak.
  
• 25 Şubat Salı, ABD'de CB tüketici güven endeksi takip edilecek.
  
• 27 Şubat Perşembe, ABD'de 4.çeyrek ikinci okuma büyüme verisi açıklanacak.
  
• Fed'in yakından izlediği ve ekonomik projeksiyonlarında yer verdiği çekirdek kişisel tüketim harcamaları endeksi ise 28 Şubat Cuma günü takip edilecek. Bu ay Fed'in faiz kararı olmadığı için ay içerisinde Fed üyelerinin konuşmaları izlenecek. Fed'in bir sonraki toplantısı mart ayında ve şubat ayındaki veriler ile Fed üyelerinin konuşmaları, toplantıya yönelik beklentileri şekillendirecektir.

Aylık Ekonomi Takvimi, BIST-100 Son 10 Yıl Getiri Performansı Dönemleri, Dolar/TL Son 10 Yıl Getiri Performansı Kasım-Aralık Dönemleri, BIST-100 Endeksinde Geçen Ay En Çok Yükselen ve Düşen İlk 10 Hisse, BIST-100 Endeksinde Geçen Ay İşlem Hacmi Yükselen İlk 15 Hisse, BIST-100 Endeksinde Geçen Ay İşlem Hacmi Düşen İlk 15 Hisse ve daha fazlası için Aylık Strateji Raporumuz'a ulaşabilirsiniz.

Ayrıca her ay yayımladığımız Aylık Teknik Öneri Bülteni için tıklayın.