BIST 100
Ekonomik iklim adeta bir fırtına gibi, sürekli değişim ve dalgalanmalarla dolu. Bu karmaşık ortamda, bir ülkenin finansal sağlığını anlamak ve geleceğe dair sağlam yatırım planları yapmak için pusulalara, yani güven endekslerine ihtiyaç vardır. Peki ekonomik güven endeksi nedir ve bu hayati öneme sahip göstergeler nasıl hesaplanıyor? Yazımızda ekonomik güven endeksinin gizemini çözerek farklı güven endeksi türleri, hesaplanma yöntemi, yorumlanması ve analizi gibi konuları detaylı bir şekilde ele aldık.
Ekonomik güven bir ülkenin finansal durumunu ve gelecek beklentilerini gösteren önemli bir göstergedir. Finansal koşullar, iş dünyasının gidişatı, gelir beklentileri, istihdam oranları ve genel ekonomik görünüm gibi birçok faktörden etkilenir. Ekonomik güvenin yüksek olması yatırımların ve tüketimin artmasına, istihdamın ve ekonomik büyümenin hızlanmasına yol açar. Bu da ülkenin kalkınması ve toplumların refahı için son derece önemlidir. Ekonomik güvenin artırılması için istikrarın sağlanması, mali disipline uyulması, enflasyonun kontrol altında tutulması ve işsizlik oranının düşürülmesi gibi adımlar atılabilir.
Ekonomik güven endeksi ekonomilerin gidişiyle ilgili bilgiler veren çok önemli işaretlerdir. Tüketicilerin ve üreticilerin ülke ekonomisine dair beklentilerini ve geleceğe dair güvenlerini ölçer. Bu endeks hizmet, perakende ve inşaat gibi alt sektörleri de kapsayan geniş bir bakış açısı sunar. Hesaplamada tüketici ve iş dünyası güveni, işsizlik beklentisi ile genel ekonomik beklentiler gibi farklı bileşenler kullanılır. Yatırımcılar, işletmeler ve hükümetler için önemli bir karar verme aracı olan endeksteki değişimler ekonominin gidişatına dair önemli ipuçları verir. Ekonomik güven endeksinin alt kırılımları da mevcuttur. Hizmet sektörü, inşaat ve tüketici güven endeksi gibi kırılımlar belirli ekonomik durumlara dair özel bilgiler sunar.
Ekonomik güven endeksi karmaşık finansal rotalarda yol gösteren hayati bir pusuladır. Tüketicilerin ve üreticilerin ekonomik duruma ve geleceğe dair güvenlerini ölçerek, yatırımcılar, işletmeler ve hükümetler için kritik bir karar verme kaynağı oluşturur. Bu endeksin yararlarını aşağıda detaylı olarak inceleyebilirsiniz:
Türkiye’de ekonomik güven endeksinin hesaplanmasıyla görevli kurum, TÜİK olarak kısaltılan Türkiye İstatistik Kurumu’dur. Hesaplama yönteminde farklı sektörlere ait yirmi alt endeks incelenir. Bu endekslerden biri de tüketici güven endeksidir. Tüketici güven endeksi nedir sorusunun yanıtını ve ağırlıklarıyla birlikte tüm alt endeksleri aşağıdaki tabloda görebilirsiniz:
Alt Endeks |
Ağırlığı (%) |
Tanımı |
Tüketici |
20 |
Hane halkının gelecek 12 aya dair maddi durum, genel ekonomi ve işsizlik beklentileri |
Reel Kesim |
40 |
İmalat sanayisinin mevcut sipariş ve stok seviyeleri, üretim hacmi, istihdam ve gelecek 3 aya dair beklentileri |
Hizmet |
30 |
Son 3 ayda mevcut iş durumu ve talep, gelecek 3 ayda talep beklentileri |
Perakende-Ticari |
5 |
Son 3 ayda iş hacmi ve satış miktarı, mevcut stok seviyesi ve gelecek 3 ayda iş hacmi ve satış beklentileri |
İnşaat |
5 |
Alınan kayıtlı siparişlerin miktarı ve gelecek 3 ayda toplam çalışan sayısı beklentisi |
Her alt endeks, sadece mevcut durumu değil, aynı zamanda geleceğe dair beklentileri de analiz eder. Bu sayede ekonominin gidişatına dair bir öngörü elde etmek mümkün olur. TÜİK tüm alt endeksleri ve beklentileri titizlikle inceledikten sonra Ekonomik Güven Endeksi'ni hesaplar. Bu endeks 100 üzerinden değerlendirilir ve 100'ün üzerinde olması iyimserlik, 100'ün altında olması ise kötümserlik anlamına gelir.
Ekonomik güven endeksini yorumlarken her bir kırılımı diğer göstergelerle birlikte analiz etmek gerekir. Değişimlerin nedenlerinin araştırılması ve diğer faktörlerle bağlantısının kurulması önem taşır. Uzun vadede takip edilerek trendler belirlenmeli ve ekonominin genel gidişatı böylelikle yorumlanmalıdır. Bu yorumlamalar birkaç farklı açıdan değerlendirilir. Harcamaların artması ve ekonominin güçlenmesi tüketici güvenindeki artış anlamına gelir. Bunun tam tersi ise ekonomik büyümenin yavaşlaması demektir. Yatırımların artması ve ekonominin canlanması iş dünyasının güveninin artmasını ifade eder. Ekonomi zayıflıyorsa işsizliğin artma riski var demektir.
Ekonomik güven endeksinin yükselişini doğmakta olan güneşe benzetmek mümkündür. Bu, birçok olumlu gelişmenin de habercisidir. Bu olumlu gelişmeleri şöyle sıralayabiliriz:
Ekonomik güven endeksindeki düşüşü fırtına öncesi karanlığa benzetebiliriz. Bu düşüş ekonomiyle ilgili endişeleri beraberinde getirir. Bu endişeler aşağıdaki olumsuz gelişmelere neden olur:
Ekonomik güven endeksinin düşmesi finansal açıdan durgunluk ve gerileme anlamında önemli bir risk faktörüdür.
Genel görüşe göre 100’den büyük endeks iyimser, düşük endeks ise kötümser bakış açısı demektir. Fakat bu durum net bir ayrım çizgisi değildir. Dünya politikaları, ekonomik getiriler ve daha birçok faktörden etkilenen endeksi “ideal” olarak tek sayıyla ölçmek zordur. Bu ülkelere özgü ekonomik dinamikler ve koşullara da bağlıdır. Endeksi yükseltmek için birçok uğraşı sarf edilir. Bu zaman ve sabır gerektiren bir süreçtir. TÜİK’in Mart 2024’te yayınladığı verilere göre endeks şubat ayındaki 99,0’luk değerini %0,1 oranında artırarak 100’e ulaşmıştır.
Küresel ekonomileri belirleyen ülkesel endeksler yatırımcılar için önemli bilgiler içerir. Siz de yatırımlarını bilgi ile güçlendirmek için uzman kadromuz tarafından hazırlanan analiz, bülten ve raporlara göz atabilirsiniz.
Kaynakça:
https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Economic-Confidence-Index-March-2024-53590
İnternet sitemizde yapılan bu paylaşımlar, yalnızca bilgilendirme amaçlı olup herhangi bir şekilde yatırımcılara telkinde bulunma, yatırımcıları yönlendirme yahut yatırımcılara kar/zarar vaadi verme şeklinde yorumlanamaz.
© 2023 Gedik Yatırım Menkul Değerler AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.