BIST 100
ABD Başkanı Donald Trump’ın 20 Ocak’ta göreve başlamasının ardından tarifeler konusunda attığı adımlar küresel çapta endişelerin artış kaydetmesine ve küresel risk iştahının baskılanmasına yol açıyor. Trump’ın seçim dönemindeki açıklamalarına bakıldığında göreve başlamasının ardından tarifeler konusunda adımlar atacağı elbette biliniyordu ancak atılan adımların ve getirilen tarifelerin düşünülenden çok daha büyük ve kapsayıcı olması piyasaları şaşırtan ve korkutan ana gelişme oldu. Tüm bu tarife adımları küresel çapta ticaret savaşı endişelerini artırırken ABD başta olmak üzere derinleşen bir ticaret savaşı ortamında küresel çapta bir resesyon yaşanabileceğine dair korkuları da gündeme getirdi. 2025 yılının ikinci yarısından itibaren ABD’de resesyon bekleyenlerin oranında ciddi bir artış görülürken tarifelerin ABD enflasyonu üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturacağı ve büyümeyi baskılayacağı, dolayısıyla ABD’de stagflasyonist bir ortamın oluşabileceği endişeleri ciddi ölçüde artış kaydetti. Tüm bu gelişmeler ve resesyon/ticaret savaşı gibi ciddi riskler altında küresel risk iştahının önemli ölçüde zayıfladığı, riskli varlıklarda satış baskısının derinleştiği, resesyon kaynaklı risklerle talebe duyarlı emtialarda sert düşüşlerin yaşandığı ve güvenli liman talebindeki artışın ons altını desteklediği bir süreç takip edildi. Son dönemde ABD Başkanı Trump’ın Fed Başkanı Powell’a yönelik artan eleştirileri ve hatta Powell’ı görevden alma yollarının araştırıldığına ilişkin çıkan haber akışları da piyasaları baskılarken, özellikle ABD Dolarının küresel çapta değer kaybının hız kazanmasına ve ons altında yeni rekorların yaşanmasına neden oldu.
Bununla birlikte Trump’ın nisan ayı ortalarında küresel ticarete yönelik açıkladığı kapsamlı tarife adımında bir miktar yumuşamaya giderek, kendileriyle iletişime geçen ve misilleme yapmayan 75'den fazla ülke için ek tarifelerin 90 gün durdurulduğunu ve bu ülkelerin sadece yüzde 10 vergi ödeyeceğini belirtmesi, küresel hisse piyasalarına nefes aldırdı ve geçen haftalardaki sert satışların durulmasına katkı sağladı. Powell’ın görevden alınabileceği ve Fed’e yönelik bağımsızlık kaynaklı endişeler önceki hafta piyasalardaki satış baskısını artırsa da son açıklamalarda Powell’ın görevden alınmayacağına ilişkin çıkan haberler piyasaları bir nebze de olsa rahatlattı. Ancak ABD ve Çin arasında yüksek seyreden ticari gerilim, karşılıklı açıklanan tarifeler ve misilleme adımları piyasalardaki endişeleri ve belirsizlikleri canlı tutuyor. ABD ve Çin arasında müzakere sürecinin başlayıp başlamayacağı ve olası bir görüşmenin iki ülke arasındaki ticaret savaşını sonlandırma konusunda ne derece yeterli olacağına ilişkin belirsizlikler de yüksek seyretmeye devam ediyor. Aynı zamanda 90 günlük bir muafiyetin tanındığı diğer ülkelerle de ABD arasındaki olası müzakereler yakından izlenecektir. Özetle, küresel çapta artış kaydeden ticaret savaşı ve resesyon korkuları küresel risk iştahı ve riskli varlıklar üzerinde baskı oluşturmaya ve volatilitenin yüksek seyretmesine neden oluyor. Önümüzdeki süreçte Trump’ın tarife adımları, ticaret savaşları, Trump’ın açıklamaları ve uygulanan tarifelerin ekonomik yansımaları gibi birçok gelişme yakından izlenecek olup, küresel çapta artış kaydeden riskler ve belirsizliklere bağlı olarak bir süre daha volatilitenin yüksek seyredeceğini görüşümüzü sürdürüyoruz.
Geçen hafta ABD ve Euro Bölgesi’nde nisan ayına ait öncü PMI rakamları açıklandı. Tarife adımlarının resesyon korkularını artırdığı bir ortamda, önümüzdeki aylarda başta enflasyon ve istihdam olmak üzere açıklanacak ekonomik veriler piyasaların yakın takibinde yer alacaktır. Büyümeye öncü PMI rakamlarının performansı da bu hususta önem arz etmektedir. Hatırlanacak olursa, ABD’de mart ayına ilişkin ISM imalat ve hizmet PMI rakamları beklentilerden daha zayıf gelmişti. ABD’de mart ayı ISM imalat PMI rakamı 50,3’ten 49,0 seviyesine gerileyerek daralma bölgesine girerken, ISM hizmet PMI rakamı da mart ayında 53,5 seviyesinden 50,8 seviyesine gerileyerek son 9 ayın en düşük seviyesinde gerçekleşmişti. ABD’de nisan ayı öncü PMI rakamı geçen aya kıyasla 0,5 puan artışla 50,7'ye yükseldi. ABD'de hizmet sektörü PMI ise nisanda aylık 3 puan azalışla 51,4'e düştü. Yeni haftada ABD’de tarım dışı istihdam verisi yakından izlenecektir. Tarım dışı istihdam rakamı Fed’e yönelik beklentiler üzerinde de etkili olacaktır. Fed Başkanı Powell yakın dönemde gerçekleştirdiği konuşmasında, faiz indirimi konusunda bir acelelerinin olmadığını vurgulayarak, para politikasında temkinli bir yaklaşım benimsediklerini vurgulamıştı. Piyasalar halihazırda Fed’in 2025 yılında 75 ila 100 baz puan faiz indirimine gideceğini ve ilk faiz indiriminin haziran toplantısında olacağını öngörüyor. Geçtiğimiz haftalarda piyasalarda 100 baz puan faiz indirim beklentisi daha güçlü bir şekilde fiyatlanırken, ABD – Çin arasında olası müzakere beklentileri 100 baz puan indirim tahminlerini biraz zayıflattı.
Hatırlanacağı üzere, 17 Nisan Perşembe günkü toplantısında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) politika faizinde 350 baz puan artışa giderek %42,5 seviyesinden %46 seviyene yükseltmişti. Enflasyonda kalıcı düşüş ve fiyat istikrarı sağlanana kadar sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceği mesajını veren TCMB, enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşunun sıkılaştırılacağını ifade etmişti. TCMB’nin gerekirse para politikası daha sıkılaştırılabilir mesajı vermesi, ek faiz artışlarına kapıyı açık tutuyor. Bununla beraber, TCMB’nin 19 Haziran’daki toplantındaki faiz kararını, o tarihe kadar küresel çaptaki tarife süreci, döviz talebi ve TCMB rezervlerine ilişkin gelişmeler belirleyecektir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan geçen hafta perşembe günü Washington'da yaptığı sunumda Türkiye'de fiyat gelişmeleri ve para politikasına yönelik mesajlar verdi. TCMB Başkanı Karahan, dezenflasyonun devam ettiğini ancak risklerin canlı olduğunu, kur geçişkenliğinin ılımlı düzeyde olduğunu ve bu durumun fiyatlama davranışındaki düzelmeyi yansıttığını belirtti. Kur geçişkenliğinin yüzde 35-40 düzeyinde gerçekleşmesinin beklendiğini ve bu oranın 2023 yaz aylarına kıyasla oldukça düşük olduğunu belirtti. Karahan, düşen petrol fiyatlarının dezenflasyonu desteklediğini ancak küresel ekonomik görünümün belirsiz olduğunu ifade ederken, düşen emtia fiyatlarının bazı kur etkilerini dengeleyeceğini söyledi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Washington temasları kapsamında Barclays, Jefferies, JP Morgan ve Bank of America'nın ayrı ayrı düzenlediği yatırımcı toplantılarında Türkiye ekonomisine ilişkin güncel gelişmeler ve gelecek dönem perspektifine ilişkin bilgilendirmede bulundu. Ayrıca Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ABD'de IMF Başkanı Kristalina Georgieva ve ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ile ayrı ayrı görüşmelerde bulundu. Şimşek, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ile görüşmesinin ardından Türkiye'nin ticaret ve yatırımdan savunma, uzay, enerji, yapay zekâ ve robotiğe kadar tüm alanlarda ABD ile stratejik ortaklığı derinleştirmeye ve genişletmeye kararlı olduğunu ifade etti.
Son haftalarda kabaca 9.200 – 9.500 bölgesi arasında sıkışma alanı içerisinde hareket eden ve yön arayışının etkili olduğu BIST100 Endeksi’nde geçen haftanın ikinci yarısında 9.500 bölgesi test edilse de sıkışma alanının üst bandına denk gelen bu bölgenin aşılmadığı takip edildi. BIST100 Endeksi geçen haftayı %1,24 oranında sınırlı bir yükselişle 9.433 puandan tamamladı. Cuma günü piyasa kapanışının ardından ilerleyen saatlerde S&P kredi derecelendirme kuruluşu Türkiye’ye yönelik değerlendirmesini açıkladı. Uluslararası derecelendirme kuruluşu S&P, piyasa beklentileriyle paralel olarak Türkiye'nin uzun vadeli kredi notunu “BB-“ seviyesinde tutarken not görünümünü de "durağan" olarak teyit etti. Endekste yukarı yönlü denemelerde 9.500 seviyesi ilk güçlü direnç noktası olup, 9.500 üzerinde tutunma sağlanabilirse yükseliş eğiliminin devam edebileceği endekste 9.550 – 9.590 bölgesi ile 200 günlük üssel ortalama (9.639) kısa vadeli güçlü direnç konumunda bulunmaktadır. 200 günlük ortalama üzerindeki kapanışlarda 100 günlük üssel ortalama (9.730) önemli bir direnç olarak izlenecek olup, 200 ve 100 günlük kritik öneme sahip bu ortalamalar üzerindeki kapanışlarda yeniden 10.000 bölgesi test edilebilir. Endekste dalgalı seyirle birlikte yeniden satışların gözlenmesi ve 9.400 altına sarkılması halinde ise 9.360 – 9.300 - 9.245 ve 9.200 seviyeleri destek olarak izlenecektir. Önemli bir ara destek konumunda bulunan ve son haftalardaki sıkışma alanının alt bandına denk gelen 9.200 altındaki kapanışlarda satış baskısı artış kaydedebileceği endekste 9.120 – 9.050 ve 9.000 seviyelerine doğru geri çekilmeler gündeme gelebilir. Psikolojik öneme sahip 9.000 puan da kırılacak ve altında günlük kapanışlar yaşanacak olursa yeni dip arayışıyla birlikte 8.872 - 8.685 ve 8.566 doğru kademeli geri çekilmeler gündeme gelebilir.
ABD'de bu hafta istihdam haftası ve 02 Mayıs Cuma günü nisan ayı istihdam verilerinin açıklanması bekleniyor. Gelecek haftada, Fed'in toplantısı takip edilecek. Toplantı öncesi son hafta olması sebebiyle bu hafta Fed üyelerinin konuşmaları olmayabilir. Son dönemde piyasadaki fiyatlamaları etkileyen "ABD-Çin", "ABD-İran", "TrumpPowell" başlıkları önemini korumaya devam ediyor. Bu üç başlıkla ilgili netleşen bir durum görülmezken bu hafta içerisinde de bu konularla ilgili haber akışları yakından izlenecek. ABD Başkanı Trump, Çin için bir görüşme olmadığı sürece tarifelerde indirim yapılmayacağını belirtiyor. Çin ise hala bir adım atmıyor ve ABD'nin karşısında çok net bir duruş sergiliyor. Hafta sonu, ABD ile İran, Umman'da üçüncü tur görüşmesini gerçekleştirdi, görüşmelerde ilerleme kaydedilirken, önemli detaylarda ABD ile hala ihtilaflar olduğu belirtildi. Bir sonraki tur görüşme tarihi belli değil, bu haftada İran ve ABD cephesinden gelebilecek açıklamalar önemli olacaktır. ABD Başkanı Trump, Fed Başkanını görevden almayacağını ancak faizleri indirmesi konusunda çağrılarını sürdüreceğini söylüyor. Fed'in toplantısı gelecek hafta ve piyasalarda faiz konusunda bir adım beklenmiyor. Bu haftada, Trump tarafından Fed'e yönelik açıklamalar gelebilir. Agresif ve sert ifadeler, piyasaların seyrini negatif etkileyebilir. Asya piyasalarında, Japonya Merkez Bankasının faiz kararı takip edilecek. 01 Mayıs Perşembe günü kararın açıklanması bekleniyor. Kararın sonucu ve karar metnindeki detaylar, asya piyasalarında dalgalanmalara yol açabilir. Faiz kararı dışında hafta içerisinde Japonya'da nisan ayı sanayi üretimi, mart ayı perakende satışlar, mart ayı işsizlik oranı verileri açıklanacak. Çin'de ise 30 Nisan Çarşamba günü nisan ayı Caixin imalat PMI verisi izlenecek. PMI verilerinde eşik değer 50 olurken, bu değerin altında açıklanması sektörde daralma, 50'nin üstünde ise sektörde büyüme şeklinde yorumlanmaktadır. PMI verileri, fiyatlamaların seyrinde etkili olabilir. Yurt içinde, bu hafta açıklanacak veriler bulunurken, ekonomi yönetiminden gelecek açıklamalarda yakından izlenecek.
Yurt içi piyasalarda, haftanın ilk işlem gününde açıklanacak önemli bir veri akışı bulunmamaktadır.
29 Nisan Salı, yurt içinde mart ayına yönelik işsizlik oranı açıklanacak. En son açıklanan veri yüzde 8,20 seviyesinde gerçekleşmişti. Nisan ayına ilişkin ekonomik güven endeksi de takip edilecek. Mart ayı verisi 100,80 seviyesinde açıklanmıştı.
30 Nisan Çarşamba, mart ayı dış ticaret istatistikleri ilan edilecek.
01 Mayıs, yurt içi piyasalar kapalı olacak.
02 Mayıs Cuma, nisan ayı imalat PMI verisi izlenecek. Mart ayı verisi 47,3 seviyesindeydi.
29 Nisan Salı, Euro Bölgesi nisan ayı tüketici güven endeksi açıklanacak. 30 Nisan Çarşamba, Almanya'da nisan ayına yönelik işsizlik oranı takip edilecek. Mart ayı işsizlik oranı %6,3 seviyesinde gerçekleşmişti. Almanya ve Euro Bölgesi 1.çeyrek büyüme verileri ilan edilecek. Almanya'da enflasyon günü ve nisan ayı verisi takip edilecek. Mart ayı verileri aylık bazda yüzde 0,3 ve yıllık bazda yüzde 2,2 olarak açıklanmıştı.
01 Mayıs Perşembe, Avrupa'da açıklanacak önemli bir veri akışı bulunmamaktadır.
02 Mayıs Cuma, Avrupa'da nisan ayı imalat PMI verileri açıklanacak. Avrupa Merkez Bankası yetkililerinin konuşmaları da hafta içerisinde yakından takip edilecek. Faizle ilgili söylemleri önemli olurken, son dönemde tarifelerle ilgili gelişmeleri de nasıl değerlendirdikleri izleniyor.
ABD piyasalarında, 28 Nisan Pazartesi günü ikincil düzey veriler takip edilecek. 29 Nisan Salı, ABD'de mart ayı toptan stoklar ve nisan ayı CB tüketici güven endeksi verileri izlenecek. 30 Nisan Çarşamba, ABD'de veri takvimi yoğun. Nisan ayı ADP özel sektör istihdam değişimi açıklanacak. En son açıklanan veri 155 bin kişi olarak gerçekleşmişti. ABD 1.çeyrek ilk okuma büyüme verisi ilan edilecek. ABD Başkanı Trump'ın ocak ayında göreve başlaması ve tarifelerle ilgili kararları, piyasaları tedirgin etmiş ve ABD ekonomisini resesyona sürükleyebileceğine yönelik beklentileri güçlendirmişti. Bu nedenle bu hafta açıklanacak 1.çeyrek büyüme verisi önemli olacaktır. Fed'in yakından izlediği ve ekonomik projeksiyonlarında yer verdiği, çekirdek kişisel tüketim harcamaları endeksi mart ayı verisi izlenecek. 01 Mayıs Perşembe, ABD'de haftalık işsizlik maaşı başvuruları, mart ayı inşaat harcamaları ve nisan ayı ISM imalat PMI verileri açıklanacak. 02 Mayıs Cuma, ABD'de tarım dışı istihdam günü ve nisan ayı verisi açıklanacak. Aynı zamanda işsizlik oranı ve ortalama saatlik kazançlar verileri de takip edilecek.
Yasal Uyarı: Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Yeni Hafta Beklentileri ve Haftanın Hisseleri | 28 Nisan 2025
İstediğiniz Analiz ve Raporlar, İstediğiniz İletişim Kanalında!
Piyasadan haberdar olmak için analiz ve raporlarımıza ücretsiz abone olun.
Sadece ilgilendiğiniz yatırım ürününe dair analiz ve raporları mobil bildirim ya da e-posta olarak almayı tercih edin. Hem mail kalabalığından kurtulun hem de karbon ayak izinizi azaltarak çevreyi koruyun.
© 2023 Gedik Yatırım Menkul Değerler AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.