PİYASA VERİLERİ

Son Değer

Değişim

*Veriler, 15 dakika gecikmeli olarak gelmektedir. Borsa İstanbul seans saatleri içerisinde veriler temin edilmekte olup Borsa İstanbul'un kapalı olduğu gün ve saatlerde son işlem gününün kapanış verisi yansıtılmaktadır.

BIST 100

Loading
Gedik Yatırım'da Hesap
Açmak Çok Kolay!

İstediğiniz yerden, istediğiniz zaman şubeye gitmeden, görüntülü görüşme ile kolayca hesap açabilirsiniz.

TR
EN

Bizi Tanıyın

Yatırımcı Rehberi

Gedik Yatırım Haftalık Bülten : 10 Mart 2025

Haftalık Bülten : 10 - 17 Mart 2025

Yayınlanma Tarihi: 10.03.2025

Tarife kaynaklı endişeler risk iştahını baskılıyor

Önceki hafta ABD Başkanı Donald Trump, Meksika ve Kanada'ya yönelik tarifelerin 4 Mart tarihinde devreye gireceğini ve Çin'e de aynı tarihte yüzde 10'luk ilave tarifelerin uygulamaya alınacağını ifade etmiş ve bu açıklama küresel risk iştahı üzerinde baskı oluşturmuştu.

Geçen hafta içerisinde Kanada ve Meksika’ya yönelik
tarifeler başlarken konuyla ilgili gelişmeler ve haber akışları ön plandaydı. Aynı zamanda ABD Başkanı Donald Trump, ülkeye gelen fentanil ile mücadeledeki başarısızlıkları nedeniyle Çin'e yönelik gümrük vergilerini yüzde 10'dan yüzde 20'ye yükseltti. Meksika ve Kanada’dan ithal edilen ürünlere yüzde 25 gümrük vergisinin başlaması ve Çin’e yönelik tarifelerin yükseltilmesi sonrasında, Kuzey Amerika’da bir ticaret savaşının tetiklenebileceği korkularıyla küresel finans piyasalarında sert düşüşler yaşandı.

ABD Ticaret Bakanı Lutnick, Trump'ın yüzde 25 gümrük vergisi uyguladığı Kanada ve Meksika ile uzlaşabileceğini söylerken perşembe gecesi ABD Başkanı Donald Trump, Kanada ve Meksika’dan ithal edilen bazı mallar için geçici tarife muafiyetleri getirdi.

Çin, Kanada ve Meksika’ya getirilen vergilerin dışında
Trump, çelik ve alüminyum ithalatına yönelik yüzde 25’lik tarifelerin 12 Mart itibarıyla yürürlüğe girecek olması, bakır ithalatına yönelik olası tarife ihtimali, Trump’ın Avrupa Birliği'ne (AB) yönelik gümrük vergilerini yakında açıklayacaklarını belirterek yüzde 25 tarife uygulamaya karar verdiklerini ifade etmesi gibi diğer birçok gelişme de tarife kaynaklı belirsizlikleri ve piyasalardaki endişeleri canlı tutuyor. Tarife kaynaklı endişeler ve bu konudaki gelişmeler geçen hafta ABD borsalarında satışların hız kazanmasına neden oldu.

hesap açmak çok kolay!

Hesabınızı dilediğiniz yerden dakikalar içinde açın, tüm yatırım işlemlerinizi kolayca gerçekleştirin.

Tarım dışı istihdam beklentilerin hafif altında

Geçen hafta çarşamba günü ABD’de açıklanan ADP özel sektör istihdam verisi şubat ayında 77 bin artış kaydederek son yedi ayın en düşük artışı gerçekleşti ve piyasa beklentisi olan 140 binin oldukça altında kaldı. Son dönemde ABD’de açıklanan PMI rakamlarının beklentileri karşılayamaması ABD’de büyüme kaynaklı bazı endişeleri tekrardan gündeme getirirken ADP verisinin de beklentilerin altında kalması sonrasında bu sene içerisinde ilk kez Fed’e yönelik 3 kez faiz indirim ihtimali beklentiler içerisine girdi.

Cuma günü açıklanan tarım dışı istihdam 160 bin olan piyasa beklentisinin bir miktar altında 151 bin kişi artış kaydetti. İşsizlik oranı %4,0’dan %4,1 seviyesine yükseliş kaydetti. Ortalama saatlik kazançlar aylık bazda %0,3 oranında artış gösterirken yıllık bazda %4,0 olarak gerçekleşti. Veri sonrasında piyasalarda Fed’in bu yıl üç kez faiz indirimine gideceğine dair genel beklentiler korunmaya devam ederken  verinin küresel fiyatlamalar üzerindeki etkisi sınırlı kaldı.

Yeni haftada ABD’de 12 Mart Çarşamba günü açıklanacak
şubat ayı TÜFE verisi ile 13 Mart Perşembe günkü ÜFE rakamı piyasaların yakın takibinde yer alacaktır. Hatırlanacak olursa Fed’in aralık ayında yayınlanan projeksiyonlarında da üyeler 2025 yılı için iki faiz indirimi öngörmüşlerdi. Yaşanan gelişmeler ve Trump’ın adımları ışığında Fed’in mart toplantısında yayınlanacak projeksiyonlarda faiz indirimi noktasında aşağı yönlü bir revizyon olup olmayacağı önemli olacaktır. Trump’ın politikalarının enflasyonda yükselişe yol açması ve ABD ekonomisinin genel olarak gücünü koruması durumunda, Fed’in temkinli duruşunu koruyarak 2025 yılını sınırlı faiz indirimleriyle tamamlayacağı görüşümüzü sürdürüyoruz ancak ekonomik gelişmelere ve Trump’ın atacağı adımların kapsamı ve boyutu gibi gelişmelere bağlı olarak Fed’e yönelik beklentilerin değişebileceği de unutulmamalıdır.

ECB faiz indirimlerini sürdürdü

Avrupa Merkez Bankası (ECB) perşembe günkü toplantısında beklentilerle uyumlu olarak 25 baz puan faiz indirimine gitti ve mevduat faizinin %2,50 seviyesine çekti. Karar metninde ECB faizlerin anlamlı ölçüde daha az kısıtlayıcı hale geldiğini belirtirken gevşeme döngüsünün sona yaklaştığı sinyalini de vermiş oldu. ECB faiz kararıyla birlikte ekonomik projeksiyonlarını da güncelledi.

Enerji
ve gıda hariç enflasyonun 2025'te ortalama %2,2, 2026'da %2,0 ve 2027'de %1,9 olacağı tahmin ediliyor. 2025 büyüme beklentisi ise %1,1'den %0,9'a indirildi. Toplantı sonrasında ECB Başkanı Lagarde yaptığı açıklamalarda, birçok enflasyon beklentisi göstergesinin yüzde 2'lik hedefe dönüş sinyali verdiğini, büyümeye ilişkin risklerin aşağı yönlü kalmaya devam ettiğini belirtti.

Geçen hafta Almanya’nın
borç frenini gevşetme konusunda anlaşmaya varması ve aynı zamanda Avrupa Birliği’nin 800 milyar Euroluk savunma harcaması konusundaki görüşmeler öne çıkarken, ECB Başkanı Lagarde bu hususta savunma ve altyapı harcamalarının enflasyonu yükseltebileceğini ifade etti. Piyasadaki genel beklentilere baktığımızda ECB’nin 2025 sonuna kadar %2,0 seviyesine kadar düşüreceği yönünde şekilleniyor. Halihazırda mevduat faizinin %2,5 seviyesine ulaştığı ve karar metninde faizlerin anlamlı ölçüde daha az kısıtlayıcı hale geldiğinin ifade edilmesi önümüzdeki süreçte ECB’nin faiz indirimleri konusunda daha yavaş hareket edeceğini ve son toplantılarda üst üstte gelen faiz indirimlerinin ardından bir süre faiz indirimlerine ara verilebileceğini düşünüyoruz.


Bununla birlikte
ekonomideki zayıflamanın derinleşmesi ve ilerleyen süreçte ABD’den gelmesi beklenen tarifelerin kapsamına/boyutuna bağlı olarak faiz indirim hızı ve boyutu değişim gösterebilir.

Yurt içinde enflasyon beklentilerden iyi geldi

3 Mart Pazartesi günü yurt içinde açıklanan şubat ayı TÜFE rakamı piyasadaki medyan beklenti olan %3,0 seviyesinin altında ancak bizim beklentimiz olan %2,3 seviyesine paralel aylık bazda %2,27 oranında artış kaydetti. Böylece yıllık TÜFE %42,12 seviyesinden %39,05 seviyesine geriledi.

Çekirdek TÜFE enflasyonu (C grubu) ise
aylık %1,80’lik gerçekleşmenin ardından (Şubat 2024: %3,57) yıllık bazda %42,6’dan %40,2’ye geriledi.

Kurdaki stabilite ve emtia
fiyatları sayesinde daha ılımlı seyreden yurt içi ÜFE enflasyonu aylık %2,12 seviyesinde gerçekleşirken, yıllık bazda %27,20’den %25,21 seviyesine geriledi.

Ocak ortasındaki muayene katılım ücretlerine
yapılan zammın (geriye dönük olarak) kısmen geri alınması kararının TÜFE enflasyonunu tahminlerimizle uyumlu bir şekilde %1,0 puana yakın aşağı çektiğini hesaplıyoruz.

Öte yandan, enflasyonda atalet yaratan en önemli unsur olan hizmet enflasyonunun halen yüksek seyrettiğini ve dezenflasyon sürecine karşı katılık göstermeye devam ettiğini değerlendiriyoruz. Hizmet enflasyonunun sağlık kaleminde bahsettiğimiz geri çekilmeye karşın %3,6 seviyesinde gerçekleşmesi diğer hizmet kalemlerindeki fiyat artışlarının devam ettiğini gösteriyor. TÜFE enflasyonunun Mart ayında %38, Haziran da %33-34 civarlarına gerileyebileceği yönündeki tahminimizi koruyoruz.

TCMB’den 250 baz puan faiz indirimi

TCMB mart ayı PPK toplantısında politika faizini beklentiler dahilinde 250 baz puanlık bir indirimle %42,50 seviyesine çekti. Böylece 26 Aralık’taki toplantıdan bu yana toplam indirim tutarı 750 baz puana ulaşmış oldu. Faiz kararında olduğu gibi politika metninde de sürpriz olmadığını söyleyebiliriz. TCMB geçen ay olduğu gibi kararlarını enflasyon görünümü odaklı, ihtiyatlı ve toplantı bazlı bir yaklaşımla alacağını belirtmeye devam ediyor. Enflasyonda öngördüğümüz patika ışığında TCMB’nin 17 Nisan ve 19 Haziran tarihlerindeki toplantılarında da 250 baz puanlık faiz indirimlerine gidebileceğini düşünüyoruz. Bununla birlikte yılın ikinci yarısında ise enflasyondaki düşüşteki yavaşlamaya paralel olarak, olası faiz indirimi adımlarının da küçülmesini bekliyoruz

BIST100’de kritik direnç bölgesi aşıldı

Şubat ayı enflasyon verisinin piyasadaki beklentilerden daha iyi gelmesi ve faiz indirim beklentilerini desteklemesinin katkısıyla haftaya bankacılık sektörü öncülüğünde güçlü yükselişlerle başladık. Haftanın devam eden bölümünde bankacılık sektöründe daha dalgalı bir fiyatlama kaydedilse de sanayi sektörü öncülüğünde pozitif havanın korunduğu takip edildi. Bu hususta Euro/Dolar paritesindeki yükselişler ve bu durumun ihracatçı şirketleri desteklemesi yurt içinde ihracatçı şirketlerin hisselerinde yükselişleri beraberinde getirdi.

Özetle yükseliş eğiliminin güç kazandığı BIST-100 Endeksi haftayı %8,78 oranında güçlü bir değer kazanımıyla 10.507 puandan tamamladı. Hafta içerisinde şubat ayından bu yana güçlü direnç olarak öne çıkan 10.000 puanın aşılması ve devamında hacim artışıyla birlikte 2024 Ağustos’tan bu yana çok güçlü ve kritik direnç konumundaki 10.250 puanın geçilmesi teknik görünümün iyileşme kaydetmesine ve alımların güç kazanmasına katkı sağladı. Kritik bir seviye olan 10.250 üzerinde kalıcılık korunduğu sürece endekste yükseliş eğiliminin devam edebileceğini düşünüyoruz. Bu hususta ilk olarak 10.550 – 10.600 aralığı kısa vadeli direnç bölgesi olarak izlenecektir. Bu bölge üzerinde 10.680 – 10.800 ve 11.000 seviyelerine doğru yükselişler yaşanabilir. Olası kâr satışlarında ise 10.250 bölgesi artık güçlü destek konumunda bulunmaktadır. Bu bölge altında 10.000 puana kadar sarkmaları düzeltme hareketi olarak yorumlayabiliriz ancak önümüzdeki süreçte endekste yükseliş eğiliminin devam edebilmesi ve güç kazanabilmesi için 10.000 puanın artık dip noktası olması gerektiği kanısındayız. Aksi halde 10.000 puan altındaki kapanışlarda yeniden satışlar hız kazanabilir. Bu durumda 9.900 ve 100 günlük üssel ortalama (9.805) yeniden test edilebilir.

Yeni Haftada Ne Konuşacağız?

Küresel piyasalarda, ABD Başkanı Trump'ın tarife politikalarına yönelik gelişmeler izleniyor. Yeni tarife sinyalleri gelirken, ABD'ye yapılacak misillemelere karşılık verileceği de belirtiliyor. Tarife savaşları sebebiyle piyasalar tedirgin. Bu hafta içinde tarifelerle ilgili haber akışlarının önemli olduğunu değerlendiriyoruz. Bu hafta ABD'de enflasyon haftası olacak ve şubat ayı enflasyonu açıklanacak. Fed'in bu ayki toplantısı ise gelecek hafta 18-19 Mart tarihlerinde takip edilecek. Mart ayı toplantısı için faiz indirimi beklentisi bulunmazken, bu haftaki enflasyon verisi nedeniyle veri bazlı hareketler görülebilir. Veri, mart ayı sonrası yapılacak Fed toplantıları için beklentileri etkileyebilir. Bu hafta ABD'de Trump ve ABD enflasyonu en önemli başlıklar olarak izlenecek. Rusya- Ukrayna arasındaki savaşın bitmesi için ABD tarafından müzakereler sürüyor. Bu hafta içinde ABD'li yetkililerin, Rus ve Ukrayna'lı yetkililerle görüşmeleri olabilir. İngiltere'de bu hafta sanayi üretimi ve büyüme verileri açıklanacak. Asya piyasalarında, Japonya'da ÜFE, 4.çeyrek büyüme ve dış ticaret dengesi verileri takip edilecek.

Türkiye

Haftanın ilk işlem gününde, yurt içinde ocak ayı sanayi üretimi verileri açıklanacak. En son açıklanan verilere bakıldığında, aylık yüzde 5,0 ve yıllık yüzde 7,0 olarak gerçekleşmişti. 12 Mart Çarşamba, Türkiye'de ocak ayı cari işlemler dengesi açıklanacak. 13 Mart Perşembe, TCMB'nin 06 Mart tarihinde yapmış olduğu toplantısının özeti yayınlanacak. Toplantının satır aralarını okumak açısından önemli olacaktır. Perşembe günü TCMB'nin haftalık para ve banka istatistiklerini de yayınlaması bekleniyor.

Avrupa

10 Mart Pazartesi, Almanya'da sanayi üretimi ve dış ticaret verileri takip edilecek. 12 Mart Çarşamba, Avrupa Merkez Bankası(ECB) Başkanı Lagarde'ın konuşması bulunuyor. ECB geçtiğimiz hafta faiz kararını açıklamış ve beklentiler doğrultusunda 25 baz puanlık faiz indirimini gerçekleştirmişti. Toplantı sonrası ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması izlendi. Bu haftaki konuşması için sürpriz ifadeler olmayabilir. Yine de faizle ilgili açıklamaları yakından takip edilecektir. 13 Mart Perşembe, Euro Bölgesi ocak ayı sanayi üretimi verisi açıklanacak. 14 Mart Cuma, Almanya enflasyonu takip edilecek. En son açıklanan ocak ayı enflasyonu aylık yüzde 0,4 ve yıllık yüzde 2,3 olarak gerçekleşmişti. Hafta içerisinde, ECB üyelerinin konuşmaları da izlenecektir.

ABD

ABD piyasalarında enflasyon haftası olacak. 10-11 Mart tarihlerinde ABD'de açıklanacak önemli bir veri akışı bulunmamaktadır. 12 Mart Çarşamba ABD'de şubat ayı enflasyonu açıklanacak. Ocak ayı enflasyonu aylık yüzde 0,5 ve yıllık yüzde 3,0 olarak açıklanmıştı. Şubat ayı için beklentiler aylık yüzde 0,3 ve yıllık yüzde 2,9 civarında şekilleniyor. 13 Mart Perşembe ABD'de ÜFE verileri açıklanacak. Şubat ayı verileri beklenirken, ocak ayı verileri ise aylık yüzde 0,4 ve yıllık yüzde 3,5 olarak açıklanmıştı. Her perşembe olduğu gibi haftalık işsizlik maaşı başvuruları da takip edilecek. 14 Mart Cuma ABD'de Michigan tüketici güven endeksi açıklanacak.

Yasal Uyarı: Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

İstediğiniz Analiz ve Raporlar, İstediğiniz İletişim Kanalında!

Piyasadan haberdar olmak için analiz ve raporlarımıza ücretsiz abone olun.

Sadece ilgilendiğiniz yatırım ürününe dair analiz ve raporları mobil bildirim ya da e-posta olarak almayı tercih edin. Hem mail kalabalığından kurtulun hem de karbon ayak izinizi azaltarak çevreyi koruyun.

Güncel Analizler

Güncel Analizler

İlginizi Çekebilecek Yazılar

BİZİ TAKİP EDİN

© 2023 Gedik Yatırım Menkul Değerler AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.