Araştırma Uzmanı Burak Pırlanta
Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması, bilindiği üzere gerçek kişiler için de sona erdi. Şubat ayında tüzel kişilerin KKM yenilemesi tamamlanmıştı; şimdi geriye kalan yaklaşık 368 milyar TL’lik (5 Eylül haftası itibarıyla) KKM hacmi ise önümüzdeki birkaç ay içinde tamamen dönüşecek. KKM’den çıkacak yatırımcılar getiri beklentileri, risk tercihleri ve likidite ihtiyaçları doğrultusunda çeşitli alternatif arayışında olabilir. Biz de bu çerçevede yatırımlarını dövizde veya Türk Lirasında değerlendirmek isteyen yatırımcılar için alternatifler sunmak istiyoruz.
Kur Korumalı Mevduat’tan (KKM) çıkan yatırımcıların bir bölümü, döviz bazlı getiriyi tercih etme eğiliminde olabilir. Bu yatırımcı profili, hem kur hareketlerinden faydalanmak hem de istikrarlı bir gelir elde etmek istiyor. Bu noktada döviz fonları, kur avantajını ve sabit getirili enstrümanların sunduğu öngörülebilirliği bir arada barındırmasıyla öne çıkıyor. Özellikle Eurobond ve döviz bazlı borçlanma araçlarına yatırım yapan fonlar, yatırımcıya kur riskinden bağımsız korunaklı bir getiri imkânı sağlıyor.
Örnek olarak; INVEO Portföy Birinci Serbest (Döviz) Fonu – GAG Döviz Fonu, portföyünün en az %80’ini döviz cinsi borçlanma araçlarına yönlendirerek yatırımcısına hem kur farkından hem de sabit getirili menkul kıymetlerden faydalanma imkânı sunuyor. Bu yapı, yatırımcı için dengeli bir döviz yatırımı alternatifi oluşturuyor. Fonun performansına bakıldığında, karşılaştırma ölçütü olan BİST-KYD 1 Aylık USD Mevduat son 1 yıllık dönemde (TL ile düzeltilmiş olarak) %23,8 artış gösterirken GAG Döviz Fonu %26,6 getiri sağlamış durumda. Son 3 ayda ise 1 aylık USD mevduat %5,94 artarken fon %6,7 yükselerek benchmarkın üzerinde bir performans ortaya koydu.
Alternatif bir diğer örnek; BV Portföy Birinci Serbest Fon (BIS) ise yapay zekâ destekli algoritmalar kullanarak piyasalardaki arbitraj fırsatlarını hızlı bir şekilde değerlendirip USD bazlı mutlak getiri sağlamayı hedefliyor. Bu yaklaşım, yatırımcıya doğrudan döviz pozisyonu taşımadan da dolar bazlı getiri imkânı sunuyor. Performans tarafında ise, son 1 yılda %35,7 getiri sağlayarak karşılaştırma ölçütü olan BİST-KYD 1 Aylık USD Mevduatın (TL ile düzeltilmiş olarak) %23,8’lik artışını belirgin şekilde aştığı görülüyor. Fon son 3 ayda da %6,75 getiri ile benchmark olan 1 aylık USD mevduatın (%5,94) üzerinde performans göstermiş durumda.
Genel olarak bakıldığında döviz fonları, KKM sonrası dönemde döviz getirisine alışkın yatırımcılar için güçlü bir alternatif sunuyor. Hem kur hareketlerine duyarlılıkları hem de ek getiri potansiyeli sayesinde, portföylerde istikrar ve çeşitlendirme amacıyla değerlendirilebilecek bir enstrüman olarak öne çıkıyorlar.
Son iki yıllık dönemde $/TL’deki artışın enflasyonun oldukça gerisinde kalması ve TCMB’nin dezenflasyon stratejisinin önemli bir unsuru olarak kurdaki stabilitenin korunmasını önceliklendirmeye devam etmesi nedeniyle, KKM’den çıkan yatırımcıların bir kısmı da Türk Lirası varlıklarda değerlendirmek isteyebilir. KKM’den çıkış yapan ve TL’de kalıp düşük riskli ve istikrarlı getiri sağlamak isteyen yatırımcılar için stopaj avantajlarıyla Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) önemli bir seçenek oluşturuyor. Bunların içinde de düşük durasyona sahip olmaları nedeniyle daha düşük riskli olan ve istikrarlı getiri sunan Hazine Bonoları, KKM yatırımcıları için daha uygun bir tercih olabilir.
Öne çıkan örneklerden biri, 17 Haziran 2026 vadeli Hazine Bonosu (TRB170626T13). Bu bono, %38,28 net getirisi, %45,03 mevduat eşleniği ve yüksek likiditesi ile mevduat üzeri getiri sağlama potansiyeli sunuyor. Yeniden ihracı bu ay içerisinde yapılan bu bono, yatırımcıya likidite açısından da avantaj sağlıyor. Yani KKM’den çıkan TL yatırımcı, döviz yerine TL’de kalarak, enflasyon karşısında güvenli ve yüksek getiri elde edebilir. Kısa vadeli DİBS’ler de, özellikle faiz indirim döngüsünde kupon ödemelerine ek olarak sınırlı da olsa fiyat kazancı sağlama imkânı ile öne çıkıyor.
Örnek olarak:
DİBS’lerde stopaj oranının %0 olması, yatırımcı açısından ek bir avantaj sağlıyor ve net getiriyi artırıyor. Bu özellik, TL bazlı yatırım yapmak isteyen ve mevduat üzeri getiri arayan ve enflasyona karşı korunmak isteyen yatırımcılar için önemli bir motivasyon unsuru oluşturuyor.
KKM’den çıkacak yatırımcılar için iki temel yol öne çıkıyor:
Bu yaklaşım, yatırımcıların risk tercihlerine göre portföylerini yönlendirmelerine imkân tanıyor. Döviz fonları, döviz getirisine odaklanan yatırımcıyı hedeflerken; Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) ise TL bazlı yatırımcıya enflasyon ve faiz dalgalanmalarına karşı koruma imkânı sunuyor. Bu iki yönlü strateji, KKM’den çıkacak tasarruf sahipleri için hem çeşitlendirilmiş hem de stratejik bir yatırım fırsatı oluşturuyor.
YASAL UYARI: Burada yer alan bilgiler Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak Yatırım Danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan fiyatlar, veriler ve bilgilerin tam ve doğru olduğu garanti edilemez; içerik, haber verilmeksizin değiştirilebilir. Tüm veriler, Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan alınmıştır. Bu kaynakların kullanılması nedeni ile ortaya çıkabilecek hatalardan Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. sorumlu değildir.