BIST 100
ABD Başkanı Trump’ın açıklamaları ile mevcut tarifelere yönelik gelişmeler küresel piyasaların ana gündemini oluşturmaya ve fiyatlamalar üzerinde belirleyici olmaya devam ediyor. ABD Başkanı Trump, Avrupa Birliği’ni 1 Haziran'dan itibaren yüzde 50 oranında gümrük vergisi uygulamakla tehdit etmiş ve bu açıklama sonrasında küresel çapta risk iştahında zayıflamayla birlikte riskli varlıklarda satış baskısının artış kaydettiği görülmüştü. Bu açıklamanın ardından kısa bir süre sonra Trump yaptığı yeni açıklamasında, 1 Haziran'dan itibaren Avrupa Birliği'ne (AB) doğrudan yüzde 50 tarife uygulanmasına yönelik kararını 9 Temmuz 2025'e ertelediğini duyurdu. Bu açıklama piyasaları rahatlatırken, önceki hafta cuma günü yaşanan kayıpların geri alınmasına katkı sağladı. Daha önceki yazılarımızda, ABD – Çin görüşmelerinin ön planda olduğunu ancak ABD ve Avrupa Birliği arasındaki görüşmelerin ve buradan gelecek açıklamaların da son derece kritik olacağını vurguluyorduk. Trump’ın son açıklamalarıyla piyasaların dikkati ABD ile Avrupa Birliği arasındaki müzakere sürecine kaydı. Avrupa Birliği transatlantik ticaret savaşını önlemek için ABD ile müzakereleri hızlandırmayı kabul ettiğini açıkladı ve daha dostane bir yaklaşımın sinyallerini verdi. ABD Başkanı Donald Trump da tarifeler konusunda Avrupa Birliği'nin (AB) hızlı bir şekilde toplantı tarihleri belirlemek üzere aradığı söyledi. Önümüzdeki süreç açısından ABD ve Avrupa Birliği arasındaki olası müzakereler ve haber akışları yakından izlenecektir. Aynı zamanda ABD ve Çin arasında süregelen görüşmeler ve bu konudaki açıklamalar da önemini korumaktadır.
Mayıs ayı toplantısına ilişkin yayınlanan FOMC tutanaklarında yetkililer, artan ekonomik belirsizlik ortamında faiz ayarlamaları konusunda sabırlı yaklaşımın uygun olacağını bildirdi. Açıklamada ekonomik görünüme dair netlik için bekleme pozisyonunda olmanın gerekli olduğu vurgulandı. Fed Başkanı Powell ve Fed üyeleri son dönemdeki açıklamalarında, tarifelerin biraz daha netlik kazanana kadar adım atmak istemediklerini, bekleyip görmek için iyi bir pozisyonda olduklarını ve acele etmelerine gerek olmadıklarını vurguluyorlar. Fed’in haziran toplantısında yayınlanacak projeksiyonlar ve Fed üyelerinin noktasal grafikleri anlamında çok daha kritik olacaktır. Piyasalar halihazırda 2025 yılında 2 faiz indirimine gidileceğini ve ilk faiz indiriminin eylül toplantısında yapılacağını bekliyor. Elbette önümüzdeki süreçte ABD – Çin kaynaklı haber akışları, tarife etkileri ve ekonomik verilere bağlı olarak beklentilerin değişim gösterebileceği dikkate alınmalıdır. Yeni haftada 6 Haziran Cuma günü açıklanacak tarım dışı istihdam verisi ile önümüzdeki süreçte enflasyon ve istihdam rakamları Fed’in kararları üzerinde belirleyici olacaktır.
5 Haziran Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) toplantısı yakından izlenecektir. 2024 Eylül toplantısından itibaren her toplantıda faiz indirimine giden ECB, 17 Nisan’daki toplantısında da 25 baz puan faiz indirimine giderek mevduat faizini %2,25 seviyesine indirmişti. ECB’nin 5 Haziran’daki toplantısında da faiz indirimlerini sürdürerek 25 baz puan faiz indirimine gitmesi ve mevduat faizini %2,0 seviyesine çekmesi bekleniyor. ECB’nin haziran toplantısının ardından 2024 Eylül’den itibaren düzenli olarak sürdürdüğü faiz indirimlerine bir süre ara verebileceğini düşünüyoruz. Piyasalar yılsonuna kadar mevduat faizinin %1,75 seviyesine kadar gerileyebileceğini öngörüyor. Bu beklenti de yılın kalan bölümünde ECB’den 1 faiz indirimi daha beklendiğine işaret ederken, ABD ve Avrupa Birliği arasındaki müzakereler, olası ticaret savaşları ve tarife adımlarının Avrupa ekonomileri üzerindeki potansiyel etkileri ECB’nin kararları üzerinde belirleyici olacaktır.
TCMB’nin 22 Mayıs’taki Enflasyon Raporu sunumu sonrasında önümüzdeki toplantılarda tekrardan faiz indirimlerine dönüleceğine ilişkin beklentiler güç kazanırken, TCMB’nin ortalama fonlama maliyetinin yeniden haftalık repo faizine (%46) dönmesi ve son haftalarda döviz rezervlerinde artışların gözlenmesi de haziran/temmuz toplantılarında faiz indirim beklentilerini canlı tutuyor. Bu hususta 3 Haziran Salı günü açıklanacak mayıs ayı enflasyon rakamları son derece önemli olacaktır. Piyasadaki genel beklentiler mayıs ayı TÜFE verisinin aylık bazda %2,1 oranında artış kaydetmesi ve yıllık TÜFE’nin %37,86 seviyesinden %36,2 oranına gerilemesi öngörülüyor. Bizim beklentimiz ise aylık bazda %2,75’lik bir artış kaydedilebileceği yönünde şekilleniyor. Fonlama kompozisyonundaki normalleşme ve rezervlerde yeniden iyileşmenin takip edildiği süreçte mayıs ayı enflasyonu %2 bandına yakın bir gerçekleşme kaydedebilirse haziran toplantısına yönelik piyasalardaki faiz indirim beklentilerinin güç kazandığı görülebilir.
13 Mayıs’tan itibaren satış ağırlıklı bir seyrin öne çıktığı Borsa İstanbul’da mayıs ayının son haftasından da zayıf görünümün etkisini sürdürdüğü bir fiyatlama takip edildi. BIST100 Endeksi mayıs ayının son haftasını %3,60 oranında bir düşüşle 9.020 puandan tamamladı. Endeks mayıs ayını ise %0,65 oranında sınırlı bir düşüşle kapattı. Güçlü bir destek olarak izlediğimiz 9.250 – 9.200 bölgesinin kırılmasıyla endeks psikolojik öneme sahip 9.000 bölgesini test etti. Yeni haftada 5 Haziran Perşembe günü Kurban Bayramı Arifesi nedeniyle yurt içi piyasalar yarım gün işlem görecek olup, 6 Haziran Cuma günü ve 9 Haziran Pazartesi günü bayram nedeniyle piyasalar kapalı olacaktır. Bayram dolayısıyla kısalacak yeni haftada endekste, önceki dönemlerde güçlü bir destek olarak öne çıkan ve psikolojik öneme sahip 9.000 altında satış baskısının devamı beklenebilir. Bu durumda 8.870 – 8.800 aralığı kısa vadeli destek bölgesi olup, bu bölge altında 8.730 – 8.640 ve 500 günlük üssel ortalamaya (8.577) doğru geri çekilmeler gündeme gelebilir. 9.000 üzerinde tutunma korunur ve tepki alımları gözlenecek olursa 9.090 – 9.130 aralığı ile 9.200 seviyesi kısa vadeli ilk direnç noktalarıdır. Bu seviyeler üzerinde 9.250 – 9.300 aralığı güçlü bir direnç bölgesi olarak karşımıza çıkacak olup, 9.300 üzerindeki kapanışlarda 9.350 – 9.430 ve 9.500 seviyeleri direnç konumunda bulunmaktadır.
ABD ve Çin arasında sağlanan uzlaşma haberi ve tarifelerin 90 gün süreyle karşılıklı olarak düşürülmesinin katkısıyla mayıs ayının ilk yarısında toparlanma çabasının gözlendiği BIST100 Endeksi’nde 13 Mayıs’tan itibaren yeniden satıcılı bir seyrin öne çıktığı ve teknik görünümün zayıflama kaydettiği takip edildi. BIST100 Endeksi mayıs ayını %0,65 oranında sınırlı bir düşüşle 9.020 puandan tamamladı. Dolar/TL kuru mayıs ayını %1,87 oranında bir yükselişle 39,2098 seviyesinden tamamladı. Dolar bazlı BIST-100 Endeksi, endeksteki sınırlı düşüş ve kur cephesindeki yükselişe bağlı olarak mayıs ayını %2,47 oranında bir düşüşle 230,03 seviyesinden kapattı. Dolar bazlı endekste, 2024 yılının ikinci yarısında yaşanan satışlarda test edilen 250 bölgesi altında kalındığı sürece zayıf seyrin devamı beklenebilir. Bu durumda 230,00 – 225,00 bölgesi ile 220,00 ve 207,00 seviyelerine doğru geri çekilmeler gündeme gelebilir. Toparlanma çabasında ise 240,00 – 250,00 aralığı ilk güçlü direnç bölgesi olup, devamında 255,00 – 264,00 ve 275,00 seviyeleri direnç konumunda bulunmaktadır. Yabancı takas oranı mayıs ayında 0,13 puanlık sınırlı bir düşüşle 35,28 seviyesine geriledi.
TCMB 22 Mayıs’taki Enflasyon Raporu sunumu sonrasında önümüzdeki toplantılarda tekrardan faiz indirimlerine dönüleceğine ilişkin piyasalardaki beklentiler güç kazanırken, TCMB’nin ortalama fonlama maliyetinin yeniden haftalık repo faizine (%46) dönmesi ve son haftalarda döviz rezervlerinde artışların gözlenmesi de haziran/temmuz toplantılarında faiz indirim beklentilerini canlı tutuyor. Bu hususta 3 Haziran Salı günü açıklanacak mayıs ayı enflasyon rakamları son derece önemli olacaktır. Mayıs ayı enflasyonu %2 bandına yakın bir gerçekleşme kaydedebilirse haziran toplantısına yönelik piyasalardaki faiz indirim beklentilerinin güç kazandığı görülebilir. Dolar/TL kuru mayıs ayını %1,87 oranında bir yükselişle 39,2098 seviyesinden, Euro/TL kuru ise %2,04 oranında bir yükselişle 44,4842 seviyesinden kapattı. Tarife ve resesyon kaynaklı endişelerle şubat ayından itibaren doların küresel çapta değer kaybettiği görülürken, mayıs ayındaki gelişmelerin etkisiyle bu endişelerin bir miktar yatışması dolarda dalgalı bir seyri beraberine getirdi. Son aylarda zayıf bir seyrin izlendiği Dolar endeksi (DXY) mayıs ayını da %0,20 oranında sınırlı bir düşüşle 99,44 seviyesinden tamamladı.
10 yıllık uzun vadeli hazine tahvil faizi Mayıs ayında 145 baz puan düşüşle yüzde 33,52’ye, 2 yıllık kısa vadeli hazine tahvil faizi ise 283 baz puan düşüşle ile 44,06 seviyesine gerileyerek ayı tamamladılar. Hazine, Mayıs ayında 6 ihalede toplam 203,5 milyar TL borçlandı. TÜİK’e göre Türkiye ekonomisi 2025’in ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %2 büyürken, çeyreklik büyüme %1 olarak gerçekleşti. Ayrıca Nisan'da işsizlik oranı 0,6 puan artışla yüzde 8,6'ya yükseldi. Ekonomik güven mayısta yatay seyretti. TÜİK’in yayımladığı verilere göre, ekonomik güven endeksi mayıs ayında yüzde 0,05 artışla 96,7 seviyesine çıktı. Mayıs ayında yapılan 2. Enflasyon Raporu Toplantısı'nda TCMB, 2025 sonunda enflasyon tahminini değiştirmeyerek yüzde 24 olduğunu açıkladı. Ayrıca Merkez, belirsizliklerin geçmiş döneme göre daha yüksek olduğunu da göz önünde bulundurarak ihtiyatlı ve sıkı para politikası duruşlarından taviz vermeyeceklerini vurguladı.
Avrupa piyasalarında, 05 Haziran Perşembe günü Avrupa Merkez Bankasının faiz kararı izlenecek. Banka için haziran ayı toplantısında faiz indirimine gidebilme ihtimalleri konuşuluyor. Ancak haziran ayı sonrası toplantılar içinse Bankanın daha temkinli olacağı söyleniyor. Bu nedenle önemli bir toplantı olacak çünkü piyasalarda net değil. Bankanın o gün vereceği karar ve karar metnindeki detaylar neticesinde, 2025 yılının kalan toplantıları için beklentilerde şekillenmeye başlayacaktır. Haziran ayının en majör başlığı, ECB'nin faiz kararı olarak takip edilecek. Ay içerisinde, istihdam, enflasyon gibi majör verilerde piyasaların gündeminde olacaktır. ABD ve Avrupa Birliği arasındaki görüşmelerinde sürdüğünü hatırlatmakta fayda var. Bu görüşmelerde nasıl ilerleme kaydedileceği merakla bekleniyor. Olası bir anlaşma, piyasaları rahatlatabilir. Teknik olarak EURUSD paritesinde; 1,1391 - 1,1420 - 1,1474 - 1,1510 direnç noktaları olurken, geri çekilmelerde 1,1345 – 1,1313 - 1,1284 - 1,1256 - 1,1210 seviyeleri destek olarak izlenebilir.
Ons altında yılbaşından bu yana aylık bazda sürekli rekorlar ve pozitif görünüm nisan ayına kadar devam etti. Bu rekorlarda artan ticaret savaşlarının yaratmış olduğu belirsizlik ön planda yer alırken, zaman zaman jeopolitik riskler de fiyatlamalara etki etti. Mayıs ayı itibari ise kararsız ve dalgalı seyirler ön plana çıktı. ABD – Çin tarife müzakerelerinde yaşanan yumuşama, Hindistan – Pakistan gerilimi, ABD – AB arasında tarifelerinde yaşanan belirsizlikler, dönemsel olarak fiyatlamalarda volatiliteleri artırsa da mayıs ayı içerisinde yeni bir tarihi zirve görülmedi. Diğer taraftan düzeltme hareketlerinin de sınırlı kaldığı ve gelişmelere bağlı dönemsel yükselişler kaydedilebildiği bir ayı geride bıraktık. Önümüzdeki ay için ticaret müzakereleri fiyatlamaları etkileyecek başat aktör olmaya devam edecek. Ayrıca Fed’in faiz kararı ve ekonomik projeksiyonları ile Rusya – Ukrayna, ABD – İran görüşmeleri jeopolitik tarafta takip edilecek gündemler olacak. Ons altın, bu sabah saat 08:00 itibariyle 3.314$ civarında hareket etmekte olup, teknik görünümde 3.330$ - 3.371$ - 3.434$ ve 3.500$ seviyeleri direnç; 3.272$ - 3.245$ - 3.201$ - 3154$ ve 3.121$ seviyeleri destek olarak izlenebilir.
Trump tarifeleri nedeniyle nisanda sert gerileyen petrol fiyatlarında mayıs ayında dengelenme çabası izlendi. ABD tarifeleri ve haber akışları, jeopolitik gelişmeler, Opec+ toplantı beklentisi fiyatlarda volatilite yaratan başlıca nedenler olarak görüldü. ABD-Çin ile müzakerelere başlaması, Rusya Ukrayna ateşkes beklentisi, ABD-İran arasında olumlu gelişmeler ayın ilk yarısında petrolde yükselişe neden olurken, Trump’ın AB ye %50 ek gümrük vergisi getireceğini söylemesi ve Opec+’ın temmuz ayında üretim artışına gideceği haberleri son günlerde baskıya neden oldu. Bu hafta sonu yapılan Opec+ toplantısından 8 ülke temmuzda günde 411 bin varil üretim artışına gideceğini açıkladılar. Brent petrol 58,77 ile 66,33 arasında volatil hareket ederek mayıs ayını %2,57 yükselişle tamamladı. Teknik olarak, 2 Nisan da başlayan düşüşün %50 Fib.direnci ve 50 günlük hareketli ortalamanın geçtiği 66,75 seviyesine kadar yükselen brent, 50 gho yukarı kırmakta zorlandığı görülüyor. Yeni ayda 66,75 direncini takip etmeye devam edeceğiz. Kısa vadede yükselişin anlam kazanması için 66,75 direncinin kırılmasını görmek gerekmekte. Bu durumda 68,75 ve 71,60 seviyeleri takip edilebilir. Geri çekilmelerde 60,80-59,50 ve 58,20 destekleri gündeme gelebilir. Haziran ayında da tarifeler ile ilgili haber akışları, jeopolitik riskler petrol fiyatlarında volatilitiye neden olabilir.
Küresel piyasalarda, haziran ayı merkez bankaları ayı olacak. ABD, Avrupa, İngiltere ve Japonya olmak üzere birçok ülke merkez bankasının faiz kararları takip edilecek. Piyasaların en merak ettiği, Amerika Merkez Bankasının(Fed) faiz kararı olarak görülmektedir. Fed, 18 Haziran günü kararını açıklayacak. Fed günü piyasalarda hareketlilik görülebilir. Öncesinde, 05 Haziran Perşembe günü, Avrupa Merkez Bankasının faiz kararı takip edilecek. Diğer majör bankaların ise 17 Haziran Salı, Japonya Merkez Bankası (BoJ) ve 19 Haziran Perşembe, İngiltere Merkez Bankası (BoE) faiz kararları olacak. Merkez Bankalarının faiz kararlarından gelecek sinyallerin ise 2025 yılının kalan toplantılarına yönelik beklentileri etkilemesi beklenebilir. ABD Başkanı Trump ise haziran ayında da piyasaları hareketlendirmeye devam edebilir. Çin ile ilgili süreç devam ederken, ABD-Çin arasındaki gelişmeler yakından takip edilecek. İki ülke arasında olası bir riskin yeniden görülmesi, piyasaları negatif etkileyebilir. Bu nedenle haziran ayında ABD-Çin ile ilgili piyasaları korkutan gelişme olmazsa, risk iştahı açısından olumlu yorumlanacaktır. ABD Başkanı Trump'ın tarifeleriyle ilgili yasal süreçte devam ediyor. Bu konuyla ilgili haziran ayında gelecek açıklamalarda izlenecek. 02 Haziran tarihinde İstanbul'da yeniden Rus ve Ukraynalı yetkililerin bir araya gelmesi bekleniyor. İki ülke arasındaki savaşın bitmesi için müzakereler devam ederken, bir sonuç çıkmaması piyasaları endişelendirebilir. 02 Haziran tarihindeki görüşmeden yapıcı açıklamaların gelmesi durumunda piyasalarda negatif bir fiyatlama beklenmeyebilir. ABD-Avrupa Birliği(AB) arasındaki görüşmelerde sürüyor. AB, 09 Temmuz tarihine kadar ABD ile anlaşmaya varacaklarını belirtiyor. Haziran ayındaki görüşmeler bu açıdan kritik ve görüşmelerde ilerleme kaydedilirse, anlaşma umudunu güçlendirebilir. ABD'nin vergi indirim tasarısı mayıs ayında Temsilciler Meclisinde tarafından onaylanmıştı. ABD Senatosu daha onaylamadı ve bazı maddelerde değişiklik talep ettiklerine yönelik haber akışları vardı. Haziran ayında, Senatonun bu tasarıyla ilgili nasıl bir karar vereceği önemli olacak. ABD Senatosu bu tasarıyı onaylarsa, ABD Başkanı Trump'ın imzasıyla hızlıca hayata geçirilmesi planlanıyor. Haziran ayında bu konuyla ilgili haber akışları da takip edilecek. Yurt içinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mayıs ayında ABD Başkanı Trump ile görüşme ihtimallerini belirtmişti. Haziran ayında iki lider arasında olası bir görüşme planlanabilir. Bu konuyla ilgili yeni ayda gelecek açıklamalar bu açıdan önemli olacaktır. 19 Haziran Perşembe günü ise TCMB'nin faiz kararı gündemde olacak.
Türkiye
Yurt içi piyasalarda, 02 Haziran Pazartesi günü mayıs ayına yönelik imalat PMI verisi açıklanacak. 03 Haziran Salı, içeride enflasyon günü ve mayıs ayı enflasyonu açıklanacak. Kurum olarak mayıs ayı enflasyonu için beklentimiz aylık yüzde 2,75 ve yıllık yüzde 37,00 seviyesinde açıklanması yönünde bulunuyor. 12 Haziran Perşembe, nisan ayına ilişkin sanayi üretimi takip edilecek. 16 Haziran Pazartesi, nisan ayı cari işlemler dengesi ve haziran ayı TCMB piyasa katılımcıları anketinin açıklanması bekleniyor. 19 Haziran Perşembe, TCMB faiz kararı günü olacak. Merkezin vereceği karar ve karar metnindeki detaylar, yılın kalan toplantıları için beklentileri şekillendirmesi adına önemli olacaktır. 20 Haziran Cuma, haziran ayına yönelik tüketici güven endeksi takip edilecek. 24 Haziran Salı, haziran ayına ilişkin reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı verileri açıklanacak. 26 Haziran Perşembe, 19 Haziran tarihinde yapılacak olan TCMB PPK faiz kararı toplantısının özeti yayınlanacak. 27 Haziran Cuma, haziran ayı ekonomik güven endeksi izlenecek.
Avrupa
02 Haziran Pazartesi, Avrupa'da imalat PMI verileri açıklanacak. Mayıs ayı verileri izlenecek. 03 Haziran Salı, Euro Bölgesi enflasyonu takip edilecek. Mayıs ayı verisinin açıklanması bekleniyor. 04 Haziran Çarşamba, Avrupa'da hizmetler sektörüne ilişkin PMI verileri açıklanacak. 05 Hazira Perşembe, Euro Bölgesi ÜFE verisi açıklanacak. Aynı gün, Avrupa Merkez Bankası (ECB) faiz kararı izlenecek. ECB'nin faiz kararı ve karar metnindeki detayların, 2025 yılının kalan toplantılarını şekillendirmesi adına önemli olacağını değerlendiriyoruz. 06 Haziran Cuma, Euro Bölgesi 1.çeyrek büyüme verisi açıklanacak. 13 Haziran Cuma, Euro Bölgesi sanayi üretimi nisan ayı verisi izlenecek. 18 Haziran Çarşamba, Euro Bölgesi mayıs ayı enflasyonu ilan edilecek. 23 Haziran Pazartesi, Avrupa'da haziran ayına yönelik öncü imalat ve hizmetler sektörünü yansıtan PMI verilerinin açıklanması bekleniyor. 24 Haziran Salı, Almanya'da haziran ayı IFO iş ortamı güven endeksi ve 26 Haziran Perşembe ise tüketici güven endeksi izlenecek.
ABD
ABD piyasalarında, 02 Haziran Pazartesi günü imalat ve ISM imalat PMI mayıs ayı verileri takip edilecek. Pazartesi günü Fed Başkanı Powell'ın da konuşması bulunuyor. 03 Haziran Salı, ABD'de nisan ayı JOLTS açık iş sayısı açıklanacak. 04 Haziran Çarşamba, ABD'de ADP özel sektör istihdam değişimi, hizmetler PMI, ISM hizmetler PMI takip edilecek. Aynı gün, Fed Bej kitap raporunu yayınlayacak. 06 Haziran Cuma, ABD'de istihdam günü ve mayıs ayı işsizlik oranı, tarım dışı istihdam, ortalama saatlik kazançlar verileri takip edilecek. 11 Haziran Çarşamba, ABD'de enflasyon verisinin açıklanması bekleniyor. Mayıs ayı verisi takip edilecek. 12 Haziran Perşembe, ABD'de mayıs ayı ÜFE verisi izlenecek. 13 Haziran Cuma, ABD'de haziran ayı Michigan tüketici güven endeksi açıklanacak. 17 Haziran Salı, ABD'de mayıs ayı perakende satışlar ve sanayi üretimi verileri ilan edilecek. 18 Haziran Çarşamba, Fed'in faiz kararı günü. Piyasaların merakla beklediği karar açıklanacak. Son dönemdeki mesajlar, haziran ayı toplantısında bir aksiyon almaması yönünde bulunuyor. Ancak, toplantı gününe kadar açıklanacak istihdam ve enflasyon verileri, Fed üyelerinin konuşmaları, bu beklentileri değiştirebilir. Fed'in faiz kararı günü, Fed ekonomik projeksiyonlarını da yayınlayacak. 2025 yılının ikinci ekonomik projeksiyonlarını yayınlaması bekleniyor. Yapılacak revizyonlar ve faiz kararı metnindeki ifadeler, 2025 yılının kalan toplantılarına yönelik beklentileri etkileyebilir. 23 Haziran Pazartesi, ABD'de haziran ayına yönelik öncü imalat/hizmetler PMI verileri takip edilecek. 24 Haziran Salı, ABD'de tüketici güven endeksi izlenecek. 26 Haziran Perşembe, ABD'de 1.çeyrek final büyüme verisi ilan edilecek. Aynı gün, mayıs ayı dayanıklı tüketim mal siparişlerinin de açıklanması bekleniyor.
İnternet sitemizde yapılan bu paylaşımlar, yalnızca bilgilendirme amaçlı olup herhangi bir şekilde yatırımcılara telkinde bulunma, yatırımcıları yönlendirme yahut yatırımcılara kar/zarar vaadi verme şeklinde yorumlanamaz.